Translation of "Hoşlanıyor" in Polish

0.003 sec.

Examples of using "Hoşlanıyor" in a sentence and their polish translations:

Ondan hoşlanıyor musun?

Dobrze się bawisz?

Kendinizden hoşlanıyor musunuz?

Dobrze się bawisz?

Herkes ondan hoşlanıyor.

Wszyscy ją lubią.

Tom senden hoşlanıyor.

Tom cię lubi.

Tom konuşmaktan hoşlanıyor.

Tom lubi mówić.

O tenis oynamaktan hoşlanıyor.

On lubi grać w tenisa.

Tom yalnız olmaktan hoşlanıyor.

Tom lubi być sam.

Tom, Mary'den hoşlanıyor mu?

- Czy Tom lubi Mary?
- Czy Tomowi podoba się Mary?

Sanırım Tom senden hoşlanıyor.

Wydaje mi się, że Tom cię lubi.

Sanırım Tom, Mary'den hoşlanıyor.

Myślę, że Tom lubi Mary.

O at sırtında çıkmaktan hoşlanıyor.

On lubi przejażdżki konne.

Bazı insanlar onun fikrinden hoşlanıyor.

Niektórym podoba się jego pomysł.

Emin olamam, ama bence Tom Mary'den hoşlanıyor.

Nie jestem pewny ale wydaje mi się, że Tomowi podoba się Mary.

Tom televizyonda spor izlerken turşu yemekten hoşlanıyor.

Tom lubi jeść pikle, gdy ogląda sport w telewizji.

Tom belli ki kendi konuştuğunu duymaktan hoşlanıyor.

Tom ewidentnie lubił brzmienie własnego głosu.

- Toshio, Sachiko'yu seviyor mu?
- Toshio, Sachiko'dan hoşlanıyor mu?

Czy Toshio lubi Sachiko?

- Sen de benden hoşlanır mısın?
- Sen de benden hoşlanıyor musun?

Czy ty też mnie lubisz?

"O senden hoşlanıyor mu?" "Hayır fakat iyi bir arkadaş ve birlikte eğleniriz."

"Podobasz mu się?" "Nie, ale jest dobrym kolegą i spędzamy razem czas.