Translation of "Insanlar" in Korean

0.010 sec.

Examples of using "Insanlar" in a sentence and their korean translations:

insanlar tarafından insanlar için yapıldı

그들은 사람에 의해 사람을 위해 만들어졌고

çünkü insanlar sihre,

왜냐하면 사람들이 마술을 접하는 것은

İnsanlar ofise döndüklerinde

그래서 다시 회사로 돌아왔을 때,

Dayanıklı insanlar kendilerine

회복력이 강한 사람들은 스스로 이렇게 묻습니다.

Ramel gibi insanlar.

라멜같은 사람들요.

Ayrıcalıklı insanlar olarak

우리처럼 특권을 가진 사람들을 위한 것이기도 합니다.

İnsanlar bunu duyamaz.

‎인간의 귀로는 들을 수 없죠

İnsanlar soruyu anladığında

보시다시피 사람들이 질문을 이해하기만 하면

Umarım, insanlar geldikçe

희망사항으로, 사람들이 올 때

Bazen insanlar bunu duyduğunda

가끔 사람들은 이 말을 듣고 나서,

Ve insanlar seni bulacaktır.

사람들은 여러분을 찾겠죠.

Hâlâ insanlar tarafından yaratılıyorlar

그들은 여전히 사람에 의해 만들어지지만,

İnsanlar farklılık yaratmayı önemser.

사람들은 다른 이들에게 영감을 주고 도움이 되기를 바랍니다.

İyi insanlar var, biliyorum.

저는 여러분 중 다수가 좋은 사람이라는 걸 압니다.

Dayanıklı insanlar olumsuzlukları azaltmaz

회복력이 강한 사람들은 부정적인 걸 부인하지 않지만

insanlar size farklı davranıyor.

사람들은 여러분을 다르게 대합니다.

insanlar artık yaratıcılıklarıyla değerlendirilmiyorlar.

이제 그 가치를 인정받게 되는 건 인간의 창의성이 아닌

Ama orada insanlar bana,

하지만 한국에서 저는 이런 질문들을 받았습니다.

Aşırı yetenekli insanlar, sıralama

매우 유능한 인재들의 적절한 배치

Ama bizler, insanlar olarak,

하지만 우리 인간들은

"Aşırı düşünceden etkilenen insanlar."

이들이 극단주의적 사고에 세뇌됐다고 주장하죠

O insanlar bana yardım ettiler;

그들이 저를 구해줬습니다

Ve bizler insanlar ve koşulları

우리는 매일매일

insanlar arasında ücretsiz olarak paylaşıldı.

그들이 속해 있다고 생각하는 더 강한 힘을 존중하기 위해서요.

İnsanlar diğer insanları hoş karşılamak

직원들 모두가 환영받고 있음을 알려주고

Ciddi insanlar bu işi yaparlar,

실제 사람들이 이런 일을 할 때는

Bu neredeyse susturulmuş insanlar arasında

침묵을 강요받았던 이들 가운데

Hiç okumayı öğrenmemiş insanlar vardı.

읽기를 전혀 배운 적이 없는 사람들도 있었습니다.

ırkçılık yanlış, ırkçılar kötü insanlar.

인종차별은 잘못된 것이고, 인종차별주의자들은 나쁜 사람들이다.

insanlar tarafından kendilerine ve bizlere

우리와 그들 자신의 이득을 위해

Bu nedenle insanlar Twitter'a yöneliyor.

그래서 사람들은 트위터에 의존해

Bu internetteki iğrenç, rezalet insanlar

그래서 온라인 상의 이러한 아주 못된 사람들이

Yetenekli, sağlıklı ve üretken insanlar.

기술이 있고, 건강하고, 생산적인 인적자원입니다.

Yerli insanlar ve çiftçilerle tanıştım.

지역 주민과 만났고 농부들과 만났어요.

Biz insanlar hız konusunda takıntılıyız.

우리 인간은 속도에 집착하죠.

Sorun insanlar, çözüm ise teknoloji.

인간들이 문제고 기술이 그 해결책이어야 하는데

Ve insanlar beni yalnız bırakacaktı

사람들은 저를 홀로 내버려 두었죠.

Şehirler, insanlar, mimari gelip geçer

도시, 사람들, 건축은 왔다가 언젠가는 사라지지만

Böylece bu insanlar motor tamircisi

청년들은 오토바이 수리공이나

İnsanlar için bir yer daha.

사람을 위한 공간입니다.

İnsanlar niçin ilerlemenin kıymetini bilmiyor?

왜 사람들은 진보를 받아들이지 않을까요?

İnsanlar şu gibi şeyler sordu:

사람들은 이런 질문을 했습니다.

İnsanlar iyi biri olduğumu söylüyor...

사람들은 제가 좋은 사람이라고 말하더군요.

insanlar beni daha çok övdükçe

자유주의자로 평가할수록

İnsanlar diğerlerine saygılı olduğunu gördüğünde,

여러분이 다른 사람을 존중한다는 걸 사람들이 알게 되면

İnsanlar zorluk ve acı çekiyordu,

사람들은 고통에서 벗어나기 위해 발버둥 치고 있었고

Tüm insanlar aynı şeyleri istiyor,

인간은 모두 같은 것을 원해요.

İnsanlar bu deneyi gerçekten yaptı.

사람들은 이 실험을 실제로 수행했습니다.

Kabalığın insanlar üzerindeki etkilerini araştırıyorum.

저는 무례함이 어떤 영향을 미치는지에 대해 연구합니다.

Ve içinde hâlâ insanlar var.

사람들도 여전히 그 곳에 머물러 있습니다.

Kölelerin soyundan geldiğini söylediğimiz insanlar

노예의 후손과 관련이 있거나

Veya doğal doğum yapmış insanlar.

육체노동을 하는 사람들 입니다.

Bazı insanlar ayrılacak ve sorunları.

어떤 사람들은 나가서 문제를 일으킵니다.

İnsanlar devlet belgelerini ortaya çıkardılar ...

사람들이 중국 정부 문서를 찾아냈죠

insanlar tarafından tehdit edildiklerini hissederler.

잘하는 사람들에게 위협을 느낍니다.

Wright kardeşlerin hayallerine inanan insanlar,

라이트 형제의 꿈을 믿었던 사람들은

Bu sözler yüzünden geleceğinden vazgeçen insanlar

이 말로 인해 미래를 포기하게 된 사람들은

Hayvanlar için de insanlar için de,

동물과 인간 모두에게

Bazen insanlar patent sahibi bilim insanı

때때로 사람들은 우리 사이에 들끓는 논쟁이 있진 않은지 물어봅니다.

İnsanlar dinozorların niçin ilginç olduğunu düşündüklerinde

사람들이 공룡이 놀랍다고 생각하는 이유는

insanlar iklim değişikliği yüzünden göç ediyor

많은 사람들이 기후 변화로 인해 이주하고 있고,

Farklı fikirlere sahip insanlar için de.

다른 의견을 가진 누구에게도 좋지 않습니다.

İnsanlar ormanlardan, çöllerden ve dağlardan kurtarıldılar.

정글, 사막, 산에서 구조됐죠

Ve insanlar tetanos yüzünden uzuvlarını kaybediyorlar.

파상풍 때문에 팔다리를 절단하곤 합니다

Yani insanlar bazen bana diyor ki,

가끔 사람들은 제게 이렇게 말하죠.

Aynı zamanda, diğer insanlar da tarafsız,

동시에, 다른 사람들도 서로 융화하지 못하고

İnsanlar, hastalığımın, kişiliğim için bir test

사람들은 이것이 제 기질에 대한 시험이거나

Ve insanlar öfkemizle rahat olmadığı için.

사람들은 우리의 분노를 불쾌해하죠.

Öfkelerini işleyip bundan anlam çıkarabilen insanlar

자신의 화를 다룰 수 있고 거기서 의미를 찾아낼 수 있는 사람들은

Bunun benzeri sistemlerde çalışan insanlar var

이미 이런 시스템을 현장에서 활용하는 곳도 있습니다.

Bu insanlar birlikte çalışıyor ve yaşıyorlar.

이런 사람들이 함께 살고 일하고 있습니다.

Bazı insanlar kaldırımın diğer tarafına geçti,

어떤 사람은 보도의 건너편으로 옮겨가기도 하고,

İnsanlar tepki gösterecekler ve istediklerini yapacaklar.

사람들은 그저 반응하고, 자기 일을 할 뿐이죠.

İnsanlar işimde benimle ilk tanıştıkları zaman,

일을 하면서 누군가를 처음 만나는 경우에

Burada insanlar şehrin tersine döneceğini bilerek,

자, 인류는 엄청난 양의 에너지와 상상력을 쏟아 부어

Tarih boyunca insanlar birbirlerinin kuyusunu kazdılar

사람들 사이에는 깊은 골이 있죠. 맞아요.

İnsanlar için başka bir yer daha.

사람들을 위한 장소이죠.

Yani bu da insanlar için yapılmış

여기도 사람을 위한 공간으로

Kefalet esaretiyle hapis yatan o insanlar

보석금의 속박 때문에 감옥에 잡혀있는 사람들은

"Fakir insanlar kentsel dönüşümden nefret etmiyorlar.

"가난한 사람들은 젠트리피케이션을 싫어한다.

Iyileşme sadece "o insanlar" için değil.

치유가 "그 사람들"뿐만을 아니라,

Hikâye, özellikle zihinsel engelli insanlar iyidir,

특히 지적 장애를 가진 사람은 선하다는 얘기인데요.

Fakat insanlar buna alışıyor ve sonra

그러다 보니 사람들은 그것에 길들여 지고

İnsanlar açlık çekebilir ve hükümetler düşebilir.

사람들은 굶주리고 정부는 몰락할 수도 있습니다.

''İnsanlar dev midyeleri korumayı niçin önemsesinler?''

"왜 사람들이 대왕조개 보호에 신경써야 할까?”

İnsanlar liderlerinden en çok ne ister?

사람들은 자신의 지도자에게서 가장 바라는 것이 무엇일까요?

Aslında insanlar inandıklarını ispatlayan şeyleri yapıyor.

사실 사람들은 그들이 믿는 것을 증명할 만한 일을 하게 됩니다.

Belki de bu, insanlar için muhteşem olabilir.

그것이 어쩌면 인간에게 있어서 멋진 일일지도 모릅니다

Dünyanın her yerindeki başarılı genç insanlar gibi

전 세계의 열정 넘치는 많은 젊은이들처럼

Düşünün paralı insanlar sizden daha mı zeki?

여러분보다 돈을 많이 가진 사람을 더 똑똑하다고 생각하신다고요?

insanlar bilişsel kontrole daha az ihtiyaç duyuyor.

사람들이 인지 조절의 필요성을 덜 느낀다는 것을 알 수 있습니다.

Eğer biz insanlar basitçe bencil, çıkarcı varlıklarsak

만약, 우리 인간이 단지 이기적인 이익 추구자라면

İnsanlar veya şempanzeler gibi öldürme içgüdüleri yok.

인간이나 침팬지처럼 살생 스위치가 있지는 않습니다

İnsanlar köknar ağacının bir kısmının yenebildiğini bilmezler.

사람들은 잘 모르지만 전나무에도 먹을 게 있습니다

Başkalarından biraz daha fazla şey başaran insanlar

다른 사람보다 조금이라도 더 성취를 이룬 사람이

İnsanlar keyfi kaybettiğinde ona giden geçitler topluyorum.

저는 사람들이 즐거움을 잃었을 때의 증언을 수집합니다.

İnsanlar önemli işler yapmak istiyor, esneklik istiyor,

사람들은 이 문제를 다루길 바라고, 유연성을 바라고,