Translation of "Durumda" in Korean

0.014 sec.

Examples of using "Durumda" in a sentence and their korean translations:

Bir durumda bulunduysanız

누군가에게 뭔가 가르쳐야 하는데

Evet, iyi durumda değilim.

곤란한 상황에 처했다

Bu, birçok durumda yaşanmış:

사람들을 인터뷰했죠.

Birçok durumda oy verensiniz.

그리고 대부분 유권자죠.

Rengi biraz değişmiş durumda,

색이 조금 변하죠.

Böyle bir durumda bile,

유일한 결론은

Ama iki durumda da umursamazsınız.

하지만 어쨌든 별로 신경쓰지는 않을 겁니다.

Bu durumda, tüm güce sahipler.

이 상황에 주도권을 가지고 있습니다.

Bu durumda Tetris faydalı olabilir.

여기서 테트리스가 유용하게 쓰입니다.

Bu durumda, kuledeki bekçi yerine

이 경우는 감시탑의 교도관이 아니라,

Bu durumda ortalarda bir yerde.

이 경우에는 가운데 어디쯤이 되겠군요.

Oksijen kritik seviyeye düşmüş durumda.

‎이제 산소가 현저히 부족합니다

Bu durumda paylaşma ekonomimiz devreye girer

이 문제에 관해서는 공유 경제라는 것이 있습니다.

Dişi puma avantajı ele geçirmiş durumda.

‎이제는 암컷 퓨마가 유리합니다

Sıcaklık eksi 10'a düşmüş durumda.

‎이제 기온은 영하 10도입니다

Bu durumda tüm yavrular tehlikeye açık.

‎결국 새끼 네 마리가 전부 ‎무방비 상태가 됩니다

...gece, fil ailesine trajedi yaşatmış durumda.

‎밤은 코끼리 가족에게 ‎비극을 안겨 줬습니다

Dünya bu eksiği kapatacak durumda değil.

지금 세계는 이 문제를 해결할 수 있는 처지가 아닙니다.

Dünyanın pek de iyi durumda olmadığını düşünmüştüm.

저도 지구의 상황이 많이 좋지 않다고는 느꼈지만

Memleketim ile ilgili durumda bu şekilde oldu.

제 고향 프리타운에서 그랬죠.

Bu durumda burayı vücut ısımla çabucak ısıtabilirim.

이 안을 제 몸의 열로 금방 데울 수 있으니까요

Bu durumda kuru ağaç bulmak neredeyse imkânsız.

이런 환경에서 마른 땔감을 찾는 건 거의 불가능합니다

Tamam, acil durumda kullanılacak duman işareti bombaları.

좋아요, 비상 연기 신호탄

Bu durumda benim için alarm çanları çaldı,

이러한 사례는 저에게 경각심을 불러일으킵니다.

Hayatta kaldığını gösteren cihazlara bağlı durumda olduğu

마크가 시트 하나만 덮고 나체로 누워 있었습니다.

O durumda kim olsa yapacağı şeyi yapıyorsunuz.

그럼 당신은 누구라도 그 상황에서 할 만한 행동을 하겠죠.

Küçükler susamaya başladı. Yenidoğan bitap düşmüş durumda.

‎어린 녀석들은 갈증에 시달리고 ‎갓 태어난 새끼는 완전히 지쳤죠

Tamam, bu durumda onu bulmak için zekice davranmalıyız.

이제 영리하게 굴어야겠어요 데이나를 찾으려면요

Okyanuslarımız oldukça keşfedilmemiş ve az örneklem alınmış durumda,

바다는 아직 탐험 되지 않거나 알 수 없는 부분이 많습니다.

Bugün ise %10'dan daha azı bu durumda.

오늘날에는 10% 이하로 줄었죠.

Herhangi bir durumda, herhangi bir değişimin gerçekleşmesi için

그리고 어쨌든, 앞으로 일어날 어떤 변화에 대해서도

İşte bu kadar kadın 18 yaşından önce evlenmiş durumda.

18세 이전에 결혼하는 아이들이

Fakat yüksek gelgit, kıyıya daha büyük tehlikeler çekmiş durumda.

‎그러나 만조가 ‎더 큰 위험을 불러들였습니다

Bu durumda olabileceğimizin en iyisi o fıkradaki yaşlı kadın...

어느 농담 속의 할머니가 우리가 할 수 있는 최선인데요.

Napolyon sonunda ordunun geri kalanı kadar kötü durumda olmayan

여기서 나폴레옹은 어쨌든 폴로츠크에서 후퇴하는, 본대만큼은 고통을 받진 않은

Bölgedeki Soğuk Savaş, asla öngörülemeyecek bir hal almış durumda.

지금 상황은 매우 예측할 수 없는 냉전이다.

Ancak bu durumda eğer kabahat olgunlaşmakta olan beyin de ise

하지만 이 경우, 성숙하고 있는 뇌가 문제라면

Ve alacakaranlık bölgesindeki hayat Dünya iklimiyle iç içe geçmiş durumda.

해저 약광층의 생명체들은 지구의 기후와도 밀접한 관련이 있지만

Fakat kurbağaların görüşü florışı dalga boyuna mükemmel şekilde uyumlanmış durumda.

‎하지만 이 개구리의 눈은 ‎형광 파장을 보기에 완벽하죠

Bu durumda bu yolculuk... Sona erdi. Anaflaktik şoka girme ihtimaliniz varsa

우리의 여정은... 끝이네요 아나필락시스 쇼크에 빠질 위험이 있다면

Sonbaharda stokladığı yiyecekler de tükenmiş durumda. Soğuk gecede yiyecek araması gerek.

‎가을 동안 비축한 먹이도 ‎이제 바닥나고 말았습니다 ‎추운 겨울밤 ‎먹이를 찾아 나서야만 합니다

Kendinizi böyle bir durumda bulursanız tahliye ekibi çağırmaktan başka şansınız yok demektir.

이런 상황에 부닥치면 어쩔 수 없습니다 후송을 요청하는 수밖에요

Bölgedeki gücünü arttırmak isteyen Suud ve İranlıların iştahını da bir hayli kabartmış durumda.

사우디와 이란은 이 나라의 영토를 차지하기 위해 낚시질하고 있다.

Pek çok hayvan gibi çitaların talihi de Ay'ın evreleriyle ayrılmaz şekilde iç içe geçmiş durumda.

‎다른 많은 동물과 마찬가지로 ‎치타의 운명은 달의 주기와 ‎불가분의 관계입니다