Translation of "üzerinde" in Korean

0.009 sec.

Examples of using "üzerinde" in a sentence and their korean translations:

Elleriniz dizlerinizin üzerinde.

손을 무릎위에 올려주시라고 요청합니다.

Atın üzerinde dik duramadım,

안장에서 몸을 똑바로 세울 수 없었고

Test etme üzerinde çalışıyoruz,

복용량, 시점을 다양하게 바꾸어 가며 시험 중이며

Bakın, üzerinde sarmaşıklar var.

보세요, 덩굴이 자랐어요

Gözlerimizin üzerinde yer alan

많은 것이 전전두엽과 관계 있는데

Gövdesini göbeği üzerinde çevirebilmişti.

배 쪽으로 몸을 돌리려했죠.

Bu örneklerden bazıları üzerinde konuşalım.

몇 가지 예를 살펴봅시다.

üzerinde çalıştığım zararlı risklerden değil,

위험하거나, 제가 연구했던 부정적인 것들이 아닌

Asıl sihir kağıt üzerinde olmuyor.

진짜 마법은 종이 위에서 일어나는 게 아니라

...onlara avları üzerinde avantaj sağlar.

‎사냥감보다 유리하죠

40.000'in üzerinde Karayip flamingosu.

‎4만 마리가 넘는 쿠바홍학입니다

En çok üzerinde çalıştığı şey,

도로시가 가장 많은 시간을 들인 것은

42 milyar doların üzerinde para harcanıyor.

매년 42조원이 넘는 돈이 듭니다.

Bu konu üzerinde 90 dakika harcamıştık

당시 그 수업에 할애된 시간은 90분이었죠.

Bunu yapabilecek bir kamera üzerinde çalışıyordum.

카메라의 성능에 대해 연구해왔습니다.

Şu anda İsviçre Alpleri'nin üzerinde uçuyorum.

지금 제가 있는 곳은 스위스 알프스 상공입니다

Kağıt üzerinde daha iyiydim tabii ki:

물론 서류상 제 상황은 좋아졌습니다.

Hem beyin hem de vücudunuz üzerinde.

좋지 않은 현상에 대해서도 얘기를 해볼까 합니다.

Ay'ın kökeni üzerinde çalışmaya başladığım zaman,

제가 달의 기원에 관한 연구를 시작했을 때,

Ve Yuri, Moskova üzerinde aşağı bakıyor

유리는 모스크바를 내려다 보고요.

Erkek doğum kontrolü üzerinde çalışan araştırmacılar

연구자들은 남성 중심의 피임 방식을 개발함으로써

Fakat günümüzde yolları üzerinde engeller var.

‎그러나 이제 그들의 길은 ‎막혀버렸습니다

Birden fillerin göç yolu üzerinde bitiverdi.

‎코끼리의 이동 경로에 ‎도시가 솟아난 겁니다

Bu problem üzerinde çalıştığımızı bilen yoktu

우리가 이 문제를 다루어 온 것은 아무도 모릅니다.

üzerinde anlaşmadığımız pek bir şey yoktu.

이견을 갖는 부분은 거의 없었죠.

Venedik, İtalya Sular üzerinde yükselen şehir

이탈리아 베니스 물의 도시

Iyi şans için şişe açacağı üzerinde kullanıldı.

쓰여있었습니다.

Bir halat üzerinde dengenizi sağlayıp karşıya geçiyorsunuz.

로프 위에서 균형을 잡고 기어서 건너가는 거죠

Şu anda muhteşem İsviçre Alpleri'nin üzerinde uçuyorum!

저는 지금 스위스 알프스의 장관을 내려다보고 있습니다!

Ama kesinlikle şu köşenin üzerinde daire çiziyorlar.

그런데 모두 저쪽의 한 모퉁이 위를 돌고 있어요

Ama kesinlikle şuradaki köşenin üzerinde daire çiziyorlar.

그런데 모두 저쪽의 한 모퉁이 위를 돌고 있어요

Creative Europe programı 300.000'in üzerinde sanatçıya

크리에이티브 유럽(Creative Europe)이 24억 달러를

Tamam, bunun üzerinde oyalanmak istemiyorum. Karşıya geçmeliyim.

자, 미적거리지 말고 건너가야 합니다

Belli bir fikir üzerinde bağımsız olarak çalışıyorum.

천연 가스를 만들어 전력을 생산하는 겁니다.

Ama üzerinde çalışması gerçekten çok heyecan verici.

하지만 그것에 대해 연구하는 것은 정말 즐겁습니다.

Bu benim yılllardır üzerinde çalıştığım bir konu.

몇 년간 제가 연구한 것이죠.

Ve alnımın üzerinde yumurta büyüklüğünde şişliği fark ettik.

이마에 달걀 크기의 혹을 보았습니다.

Geri kalan zamanda tek bir soru üzerinde durduk:

남은 시간 동안 이 얘기에만 매달렸어요.

Evlerin üzerinde asılı duran gümüş bir disk görmüştük.

형체 없는 은색의 디스크같은 게 지붕 위로 떠다녔습니다.

Ayrıca tahminen üzerinde yaşamın hiç başlamayacağı gezegenler var.

짐작컨대 생명이 시작되지 않은 또 다른 세상도 있겠죠.

Her bir dişi 100'ün üzerinde yavru doğurabilir.

‎한 암컷이 100마리가 넘는 ‎새끼를 칠 수 있습니다

Göbek bağı üzerinde steril olmayan bir klemp var.

더러운 기구가 탯줄을 가로지르고 있습니다.

Dünya üzerinde hiçbir ülkede iklimi mahvettiği için yaptırıma uğratılan

어떤 국가의 어떤 기업이나 정치 세력도

özellikle üzerinde çok az ya da hiç kontrolünüz varsa.

특히 우리가 그 소음을 조절할 수 없는 경우에 그렇죠.

Ya da yatağın üzerinde özel bir battaniye var mı?

침대에 특별해 보이는 담요가 있는지 말이죠.

Tomografi sonucuma göre 20'nin üzerinde kötü huylu tümör,

여기 PET 촬영사진을 보시면 20개가 넘는 악성종양이 있습니다.

Hızlı büyüyen psikoloji ve sosyal bilimler gövdesi üzerinde çalışarak

빠른 속도로 발전하는 심리학과 사회학의 요체에 기반하여

Daha İslamcı ve otoriter politikalar üzerinde baskı yapmaya başladı.

훨씬 더 이슬람주의적이고 권위주의적인 정책을 추진했습니다

Bir pusulanın üzerinde izlenecek tam açıyı sağlayacak şekilde tasarlanmıştır.

두 지점을 이은 선이 나침반을 보고 정확히 따라갈 각도를 보여주도록 디자인 되었습니다.

Vücutların ve düş görünüşün o kadar çok üzerinde duruyoruz ki

몸매와 외모만을 지나치게 강조한 나머지

Gerçekleri kontrol etmenin üzerinde çok daha fazla durulmasına yol açtı.

사실검증의 중요성을 야기시켰습니다.

Ve 2017'nin sonunda 2100'ün üzerinde Taobao köyü var.

2017년 말에는 2,100곳을 넘어섰습니다.

Bu Rusya'yı Japonya ile çatışmaya soktu, Mançurya ve Kore üzerinde de tasarımları vardı.

이 일로 러시아는 만주와 한반도에 진출하려는 일본과 갈등을 빚게 되었다.

Bu yüzden Çin bu alan üzerinde sağlam bir kontrol hissine sahip olmak istiyor.

그래서 중국은 신장에 대한 확고한 통제 의식을 갖고 싶어 합니다