Translation of "Yola" in Japanese

0.021 sec.

Examples of using "Yola" in a sentence and their japanese translations:

yola çıktık.

どうやってこんな多様な音を 人間が出せるのかを探ることにしたんです

Yola koyulalım.

行きましょう。

- Çiftlik yola bitişik.
- Çiftlik yola dayanıyor.

農園は道路に接している。

Yola devam edelim.

進もう

Gemi yola çıktı.

その船は、出航した。

Yakında yola çıkacağız.

当機は間もなく離陸いたします。

O, yola indi.

彼はその道をやってきた。

Yarın yola çıkıyorum.

私は明日仕事を休みます。

Tamam, yola devam edelim.

よし 進もう

Karanlıkta doğru yola çıktık.

我々は暗闇の中で正しい道に行き当たった。

Daha önce yola çıkmalıydım.

- もっと早く出発すれば良かったのに。
- もっと早く出発しておけばよかった。
- もっと早くに出発すればよかった。

Tayland için yola çıktı.

- 彼女はタイ国に旅立った。
- 彼女はタイに旅立った。

O, Amerika'ya yola çıktı.

彼はアメリカに向けて出発した。

Yanlış yola girmiş olmalıyız.

私たちは道をまちがえたにちがいない。

Mary çoktan yola çıktı.

メアリーはすでに出発していた。

Hemen şimdi yola çık.

今すぐ出かけなさい。

Karar verip yola devam edelim.

決断(けつだん)して進もう

Bunu kullanabilirsem beni yola indirecektir.

これを使えば道に 下りられる

Hemen yola koyulsan iyi olur.

君はすぐ出発した方がよい。

Kötü hava yola çıkmamı engelledi.

悪天候のため、出発できなかった。

Her iki yola da gidebilirsin.

どちらの道を通って行ってもいいですよ。

Onlar kasabaya doğru yola çıktılar.

彼らは町に向かって進んだ。

Onlar Londra'ya doğru yola çıktılar.

彼らはロンドンに出発した。

O, fırtınaya rağmen yola çıktı.

彼は嵐にもかかわらず出発した。

Gemi sahil boyunca yola çıktı.

船は海岸沿いに航行していた。

O, Paris'e doğru yola çıktı.

彼はパリへ発った。

Arkadaşım hangi yola gideceğini hatırladı.

私の友人はどちらに行ったらよいのか覚えていた。

Onlar piknik için yola çıktılar.

彼らはピクニックに出かけた。

Kötü hava yola çıkmamızı engelledi.

悪天候なため、私たちは出発できなかった。

O, zaten yola çıkmış olabilir.

彼はもう出発したかもしれない。

- Devam et.
- Yola devam edin.

そのまま続けて。

Ben, bu gece yola çıkıyorum.

私は今晩出発します。

Biz ne zaman yola çıkarız?

出発は何時ですか。

Dağcı zirve için yola çıktı.

岳人が頂上を目指しました。

Yola çıkarken keşif seferini izledim.

私は一行が出発するのを見守った。

Eve gitmek için yola koyulduk.

私たちは家路についた。

Tekne ne zaman yola çıkar?

船はいつ出ますか。

O Kyushu için yola koyuldu.

彼は九州へ旅立った。

Hemen yola çıksan iyi olur.

- すぐ出発した方がよい。
- すぐに出た方が良い。

Derhal yola çıksan iyi olur.

すぐに出発した方がいいよ。

Bu çamuru silip yola devam edebiliriz.

泥(どろ)を落として進もう

Bunu kullanabilirsem beni yola kadar indirecektir.

これを使えば道に 下りられる

Konsantre olmaya ve doğru yola itmesi.

私たちは自らの成功を 妨げてしまうという事です

Soğuk sabahlarda arabanın yola çıkması zor.

寒い朝に車を始動させることは難しい。

İstasyona geldiğimizde trenimiz zaten yola çıkmıştı.

我々が駅に着いた時には、乗るはずの列車はもう出てしまっていた。

Sürücü bana hangi yola gideceğimizi sordu.

運転手はどちらの道を行ったらよいのかと私に尋ねた。

Tren iki saat önce yola çıktı.

その列車は2時間前に出発した。

Hava iyi olursa yarın yola çıkacağız.

- 天気が許せば、私たちは明日出発する。
- 天気が良ければ、明日出発します。

Yola koyulamadılar çünkü çok kar yağdı.

大雪のため彼らは出発できなかった。

O, dün Kyoto için yola çıktı.

彼女は昨日京都に向けて出発した。

O dün Kanada için yola çıktı.

彼は昨日カナダへ出発した。

Bildiğim kadarıyla, o henüz yola çıkmadı.

私の知る限りでは、彼女はまだ出発していない。

Takuya bana derhal yola çıkmamı söyledi.

タクヤは私にすぐ出発するように言いました。

Yarın Çin'e gitmek için yola çıkıyor.

彼は明日中国に向けて出発する。

Gelecek hafta Çin için yola çıkacağım.

私は来週中国に発ちます。

Yarın değil öbür gün yola çıkıyoruz.

私たちは明後日に出発する。

O varır varmaz otobüs yola çıktı.

彼が到着するや否や、バスは出発した。

Ne zaman Boston için yola çıkıyorsun?

- いつボストンにおたちですか。
- ボストンにはいつ出発するの?

O, bu sabah Tokyo'ya yola çıktı.

彼は今朝東京へ向けて出発した。

O, dün Amerika için yola çıktı.

彼は昨日アメリカに出発した。

Tom kamyonete bindi ve yola çıktı.

トムはトラックに乗り込むと走り去った。

Annelik içgüdüleriyle yola devam ediyor. Tehlikeye rağmen.

‎母性が彼女を突き動かす ‎危険も顧みない

Pekâlâ, şimdi buradan ilerideki yola bir bakalım.

ここからだとよく見える

Ve halatı aldıktan sonra yola devam edeceğiz.

ロープを回収する 進んでいこう

Bir grup insan kar botlarıyla yola koyuldular.

人々の一団はスノーブーツを履いて出発した。

- Daha erken yola çıkmalıydık.
- Daha önce ayrılmalıydık.

もっと早く出発するべきだった。

Bugün Londra'ya varmak istediyse hemen yola çıkmalı.

もしロンドンに着きたければ、今出発すべきでしょう。

O, geçen hafta gezi için yola çıktı.

- 彼女は先週旅行に出発した。
- 彼女は先週旅行に出かけた。

Bir çocuğun yola çıktığını gördüğünde sert frenledi.

彼女は子供が道路に飛び出すのを見て強くブレーキをかけた。

O, az önce kasabaya doğru yola çıktı.

彼は今し方町へ出かけた。

Brian, New York'a gitmek için yola çıktı.

ブライアンはニューヨークに向けて出発した。

Hemen yola çıkarsan saat altıya kadar varırsın.

今すぐに出発すれば、あなたは6時までには着くだろう。

Yoğun olmayan zamanlarda yola çıkmaya çalışmak gibi.

例えば、通勤ラッシュを避ける

Ondan sonra Saygon'a gitmek için yola çıkacağım.

その後で、わたしはホーチミンへ発ちます。

Saat onda Amerika'ya gitmek için yola çıktım.

私は10時にアメリカに向けて出発した。

Lincoln ABD'de köleliğin kaldırılması için yola çıktı.

リンカーンは合衆国の奴隷制廃止に乗り出した。

O önceki gün Londra için yola çıktı.

おととい彼はロンドンへ出発した。

Tren yola çıkmadan önce biraz zaman var.

- 列車が出発するまでに少し時間がある。
- 電車が出るまで少し間がある。

Tom her iki yöne bakmadan yola fırladı.

トムは左右を見ずに道路に飛び出した。

Yine de bu yola çıktıktan bir sene sonra

ともかく 旅を始めてから1年が経った頃

Pekâlâ, biraz daha çıkartacağız. Sonra yola devam edeceğiz.

もう少しある また進もう

Gece yaklaştığı için, eve gitmek üzere yola çıktık.

夜になってきたので、私たちは家路に着いた。

O trene biner binmez, o istasyondan yola çıktı.

彼女が乗るとすぐに、列車は駅を出発した。

Onların pazar günü New York'a yola çıkmaları planlanıyor.

彼らは日曜日にニューヨークに向けて出発する予定です。

Ertesi sabah New York için yola çıkmayı planlamıştım.

私は翌朝ニューヨークに向かう予定でした。

Uçuşum iptal edildi ve yarına kadar yola çıkamam.

僕の飛行機の便が欠航になって、明日まで出発できないんだ。

Gelecek yıl bu çakıl yola kaldırım taşı döşenecek.

この砂利道は来年舗装されるだろう。

Yola çıkmadan önce her şeyi kapattığınızdan emin olun.

出かける前にすべてのものを必ず消すようにしなさい。

Kısa sürede yola çıkmazsak, sabahleyin yoğun trafikte sıkışacağız.

すぐに出ないと、朝のラッシュに巻き込まれてしまうわよ。

Hâlâ buradan yola çıkabileceğinizi düşünüyorsanız "Yeniden Dene"yi seçin.

まだ続けられると思うなら “再チャレンジ”を

Sonra küçük kardeş yola çıktı, ve büyük geride kaldı.

それで、弟は出発した。兄はそのまま残った。

Perry sonunda 1853'te Tokyo Körfezi'ne doğru yola çıktı.

1853年、ペリーはついに東京湾へ入港した。

- Yolda araba sürerken dikkatini vermelisin.
- Araba sürerken dikkatini yola vermelisin.

運転している時は、道路に集中すべきだ。

- Ben yola çıkmaya hazırım.
- Ayrılmaya, çıkmaya hazırım. (Bir seyahate v.b.)

出発の準備はできあがっています。

- Evvelki gün Amerika'ya yola çıktı.
- Önceki gün Amerika'ya hareket etti.

彼女はおとといアメリカへむかった。

- Fırtına beni ayrılmaktan alıkoydu.
- Fırtına benim yola çıkmama engel oldu.

嵐のため出発できなかった。

Eğer yarın yağmur yağarsa, yola çıkışımı ilk iyi güne kadar erteleyeceğim.

万一明日雨だったら、次の晴天の日まで出発を延ばします。

Bir hafta önce Avrupa'ya gitmek için yola çıktı. Yani 10 mayısta.

彼は一週間前、つまり五月十日にヨーロッパに向かった。

- Ağustos başında İngiltere'ye yola çıktı.
- Ağustos ayının başında İngiltere'ye hareket etti.

八月のはじめに彼は英国へ立った。

Yürüyüşçüler Boston'dan yola çıktı ve altı ay sonra San Fransisko'ya vardı.

徒歩旅行者たちはボストンを出発し6カ月後にサンフランシスコに到着した。