Translation of "Olacağız" in Japanese

0.007 sec.

Examples of using "Olacağız" in a sentence and their japanese translations:

Hazır olacağız!

私達の仲も終わりね。

Bugün evde olacağız.

私たちは今日家にいます。

Yakında birlikte olacağız.

すぐ行きます。

İrtibat halinde olacağız.

- 必ず連絡します。
- また連絡します。

Yakında kar alıyor olacağız.

まもなく雪が降ってくることでしょう。

Sonsuza dek birlikte olacağız.

私たちはいつまでも一緒です。

Yarın geometriden sınav olacağız.

明日幾何の試験があります。

Bugün bir test olacağız.

私達は今日テストがあります。

Bütün gün burada olacağız.

私たちは一日中ここに残る。

Uzun dönemde mutlu olacağız.

私たちは結局幸福になるでしょう。

- Biz yakında mutlu olacağız, değil mi?
- Yakında mutlu olacağız, değil mi?

私たちはもうじき幸福になるのですね。

Biz yarın İngilizce sınav olacağız.

明日は英語の試験があるんです。

15 dakika içinde varıyor olacağız.

当機は15分後に着陸します。

Biz her zaman arkadaş olacağız.

私たちはいつまでも友達同士でいましょう。

Gelecek Pazartesi bir İngilizce sınavı olacağız.

次の月曜に私達は英語のテストを受ける。

Yaklaşık 11:00'de evde olacağız.

11時ごろには家に着くと思う。

Biz muhtemelen birkaç gün uzakta olacağız.

おそらくわれわれは数日留守をするでしょう。

Son zamanlarda ise robotik cerrahiyi tanıyor olacağız,

さらに最近では 皆さんお聞き及びと思いますが ロボット手術というのがあります

O buraya gelmeden önce terk ediyor olacağız.

あなたが来る前に私たちは行ってしまうよ。

Bu öğleden sonra bir İngilizce sınav olacağız.

- 今日の午後に英語の試験があります。
- 今日の午後、英語のテストがあります。

Bahse girerim ki bugün bir test olacağız.

今日はきっとテストがあるよ。

Gelecek hafta bu zaman ne yapıyor olacağız.

- 私たち、来週の今ごろは何をしているかしら。
- 来週の今頃には、俺たちは何をしてるだろう?

Yarın yaklaşık olarak bu saatte Londra'da olacağız.

- 我々は明日の今ごろはロンドンにいるだろう。
- 明日の今頃って、私たちロンドンだね。

Gelecek mart ayında bir yıldır burada yaşamakta olacağız.

次の三月で私たちはここに1年間住んでいることになるでしょう。

Önümüzdeki yıl bu zamanda çok sıkı çalışıyor olacağız.

来年の今ごろ、私達は必死に勉強しているでしょう。

Gelecek nisan ayında iki yıldır burada yaşamakta olacağız.

- 次の4月でわれわれはここに2年住んでいることになる。
- 今度の4月で、私たちはここに2年住んでいることになります。

- Yarın bir sınav olacağız.
- Yarın bir sınava gireceğiz.

私達はあす試験を受けることになっている。

Bu ayın sonunda on yıldır burada yaşıyor olacağız.

今月の末で10年間ここに住んでいることになります。

Onun kız kardeşi ile ben iyi arkadaş olacağız.

彼の妹と私はよい友達になるだろう。

Bir trafik sıkışıklığı yakalanmazsak, sanırım zamanında orada olacağız.

渋滞に巻き込まれなければ、間に合うと思いますよ。

Birkaç dakika içinde yeni Tokyo Uluslararası Havalimanına iniyor olacağız.

まもなく新東京国際空港に着陸します。

Yaklaşık olarak yarın bu zaman, Fuji dağına tırmanıyor olacağız.

明日の今ごろ、私たちは富士山に登山中でしょう。

Ve bol bol kırık dal da var. İyi olacağız, ısınacağız.

これで火が付く 暖かくなるぞ

Ayrıca bu proje ile yeni bir şey de yapmış olacağız.

またこのプロジェクトでは 新たなことも行っていきます

Yarın yaklaşık bu zaman Osaka'nın görülmeye değer yerlerini geziyor olacağız.

明日の今頃は大阪を見物しているでしょう。

Önümüzdeki şubat ayında beş yıl boyunca İngilizce eğitimi alıyor olacağız.

私たちは今度の2月で五年間英語を勉強していることになります。

Kardeş gibi birlikte yaşamayı öğrenmeliyiz, yoksa aptal gibi birlikte yok olacağız.

- 私たちは兄弟として共に生きることを知らなければならない。さもなくば、愚か者として共に滅びるであろう。
- 私たちは兄弟として共に生きることを知らねばならない。さもなくば、愚か者として共に滅びるであろう。

Bu genç ve yaşlı, zengin ve fakir, Demokrat ve Cumhuriyetçi, siyahi, beyaz, Hispanik, Asyalı, Amerikan yerlisi, eşcinsel, düz, engelli ve engelsizler tarafından konuşulan cevaptır. Sadece bir bireyler koleksiyonu veya bir kırmızı ve mavi eyaletler koleksiyonu asla olmadığımızı belirten, dünyaya mesaj gönderenler Amerikalılardır. Biz, ve her zaman Amerika Birleşik Devletleri olacağız.

老いも若きも、金持ちも貧乏人も、そろって答えました。民主党員も共和党員も、黒人も白人も、ヒスパニックもアジア人もアメリカ先住民も、ゲイもストレートも、障害者も障害のない人たちも。アメリカ人はみんなして、答えを出しました。アメリカは今夜、世界中にメッセージを発したのです。私たちはただ単に個人がバラバラに集まっている国だったこともなければ、単なる赤い州と青い州の寄せ集めだったこともないと。私たちは今も、そしてこれから先もずっと、すべての州が一致団結したアメリカ合衆国(United States of America)なのです。