Translation of "Kredi" in Japanese

0.006 sec.

Examples of using "Kredi" in a sentence and their japanese translations:

Bankadan kredi istemeliyiz.

銀行に貸付を頼まねばならない。

Kredi kartıyla ödüyorum.

クレジットカードで支払います。

Kredi kartım var.

- クレジットカードを持っています。
- クレジットカード、あります。
- クレジットカード、持ってます。

Kredi kartınız lütfen.

クレジットカードをみせていただけるか。

Kredi kartların nerede?

- クレジットカードはどこだ。
- あなたのクレジットカードはどこにありますか。

Ama bir kredi aldım, ardından bir kredi daha.

いろいろな所から お金を借りて

Kredi kartımı kullanabilir miyim?

診察費の支払いにクレジットカードは使えますか。

Bana biraz kredi verin.

信用してもらってもいいと思いますがね。

Bir bankadan kredi alabilirsin.

君は銀行から金が借りられるよ。

Hangi kredi kartlarını kullanabilirim?

どのクレジットカードが使えますか。

Kredi % 5.5 faiz taşır.

そのローンの金利は5、5%だ。

Kredi kartımı evde unuttum.

家にクレジットカードを忘れてきた。

Tom bankadan kredi aldı.

トムは銀行のローンを受けられた。

Kredi kartın var mı?

クレジットカードはお持ちですか。

Kredi kartımı evde bıraktım.

家にクレジットカードを忘れてきた。

Kredi kartıyla ödemek istiyorum.

クレジットカードで支払いたいのですが。

Kredi kartı kullanabilir miyim?

- カード使えますか?
- 支払いにカードは使えますか?

Kredi kartıyla ödeyebilir miyim?

- カードは使えますか。
- カードで支払えますか。
- 支払いにカードは使えますか?

- Kredi kartlarını kabul ediyor musunuz?
- Kredi kartları kabul ediyor musunuz?

- クレジットカードでも良いですか?
- クレジットカードは使えますか。
- カード使えますか?
- 支払いにカードは使えますか?

Bütün kredi kartlarını kabul ediyoruz.

主なクレジットカードは全てご利用いただけます。

Kredi kartları yararlıdır ama tehlikelidir.

クレジットカードは役に立つが危険だ。

Bunu kredi kartımla ödemek istiyorum.

これを買って、VISAカードで払いたいんですけど。

O, bankadan bir kredi aldı.

彼は銀行からお金を借りた。

Tüm kredi kartları kabul edilir.

主なクレジットカードは全てご利用になれます。

Tom kredi kartının limitini doldurdu.

トムはクレジットカードの上限に達してしまった。

O, bir kredi kartıyla ödedi.

彼はクレジットカードで支払った。

Kredi kartım ATM tarafından reddedildi.

私のクレジットカードがATMで拒絶された。

Kredi kartı kabul ediyor musunuz?

ビザカードは使えますか。

Kredi kartı ile ödeyebilir miyim?

- カードで支払えますか。
- 支払いにカードは使えますか?

Kredi kartım çalındığı için arıyorum.

クレジットカードを盗まれてしまったのでお電話したいのですが。

Kredi kartımı kaybettiğim için arıyorum.

クレジットカードをなくしてしまったのでお電話したのですが。

Altınını ipotek etmiş ve kredi almış.

彼女は金のアクセサリーを担保に ローンを組みました

Banka ona 500 dolar kredi verdi.

銀行は彼に500ドル貸しつけた。

Bankalar endüstriyel boçlulara kredi vermeyi kesiyor.

銀行は産業向け貸出を減らしている。

Onun yerine kredi karımla ödemek istiyorum.

では、クレジットカードで支払います。

Banka şirkete 1,000,000 dolar kredi verdi.

銀行は会社に100万ドル貸し付けた。

Genellikle nakit yerine kredi kartlarını kullanır.

彼は普通現金のかわりにクレジットカードを使います。

Nakit mi yoksa kredi kartı mı?

現金ですか、クレジットですか。

Bu ders için kaç kredi alabilirim?

この教科は何単位ですか。

Ben kredi ile ödeme yapabilir miyim?

クレジットで払えますか。

Ödeme için kredi kartı kullanabilir miyim?

- 支払にカードはつかえますか。
- 支払いにカードは使えますか?

Kredi kartlarımdan biri hariç hepsini parçaladım.

一つだけ残して全部のクレジットカードを止めた。

Genellikle nakit yerine kredi kartı kullanırım.

- 普段は現金じゃなくてクレカを使うんだ。
- 普段は現金じゃなくてクレジットカードを使うんだ。

Bu senin ilk kredi başvurun mu?

ローンを申し込んだのは、これが初めてなんですか?

Kasiyer, kredi memuru veya taksi şoförü gibi

私たちは レジ係や融資担当

Hükümet programa katılan firmalara faizsiz kredi sağlayacak.

政府はその計画に参加する企業には無利子の融資を行う。

Kredi firmaları kendi müşterilerine aylık faturalar gönderir.

信販会社は毎月顧客に請求書を送ります。

Banka şirkete bir milyon dolar kredi verdi.

銀行は会社に100万ドル貸し付けた。

Nakit mi ya da kredi kartı mı?

現金ですかクレジットカードですか。

Bu kredi kartı, bize belirli ayrıcalıklar sağladı.

このクレジット・カードは私たちにある種の特典を与えてくれる。

Ben her zaman kredi ile pahalı ürünler alırım.

高価なものはいつもクレジットで買うことにしている。

Bu kamu telefonunda kredi kartı araması yapabilir miyim?

この電話はカードが使えますか。

Lütfen kredi kartı ile değil, nakit ödeme yapın.

クレジットカードではなく現金でお願いします。

Tom'un bir kredi kartı veya bir banka hesabı yok.

トムはクレジットカードも銀行口座も持ってなかった。

Bu kesinlikle bir yanlış anlaşılma. Bana çok fazla kredi veriyorsunuz.

それはきっと、誤解だ。きみはわたしを過大評価してる。

Tom alışverişe gittiğinde, neredeyse her zaman bir kredi kartı kullanır.

トムは買い物に行ったとき、ほぼ毎回クレジットカードを使う。

Tom Mary'nin partiyi organize etmesi için kredi almasına izin verdi.

トムはそのパーティーの企画をメアリーの手柄にした。

Aylardır, Amerika Birleşik Devletleri maliye politikası zayıf kredi ile karakterize edilmiştir.

ここ数ヶ月間、アメリカの金融政策は信用の引き締めで特徴づけられている。

- Banka şirkete bir milyon dolar kredi verdi.
- Banka şirkete bir milyon dolar borç verdi.

銀行は会社に100万ドル貸し付けた。