Translation of "Duymak" in Japanese

0.013 sec.

Examples of using "Duymak" in a sentence and their japanese translations:

Merak duymak gerekiyor.

好奇心を持たないといけない

Haberi duymak istedi.

彼はそのニュースを詳しく聞きたがった。

Bunu duymak güzel.

それを聞いて安心した。

Konuştuğunu duymak istemiyorum.

おまえらの声なんか聞きたくもない。

- Senin bütün havadislerini duymak istiyorum.
- Tüm haberini duymak istiyorum.

最近君はどうしているか詳しい便りをください。

Gurur duymak -- gurur esastır.

誇りも生まれます 誇りを持つことは不可欠です

Bunu duymak beni rahatlattı.

それ聞いて安心したよ。

Hiçbir bahane duymak istemiyorum.

言い訳なんて聞きたくないわ。

O hikayeyi duymak zorundayım.

私はまだそのはなしは聞いてない。

Samimi fikrini duymak istiyorum.

あなたの率直な意見が聞きたいのです。

- Tom'un ne düşündüğünü duymak istiyorum.
- Ben Tom'un ne düşündüğünü duymak istiyorum.

トムがどう考えているかを聞きたい。

Neleri duymak istediğimi çoktan belirlemişti.

私の好みのパターンが すでに確立されていたから

Yerel geleneklere saygı duymak zorundayız.

我々は地方の慣習を尊重しなくてはならない。

Öyle söylediğini duymak başımı döndürüyor.

そんなことを言われたって、びっくりしちゃうわ。

Haberi duymak için güçlükle bekleyebildi.

彼はその知らせを聞くのがもう待ちきれなかった。

O şarkıyı tekrar duymak istiyorum.

その歌をもう一度聞きたいです。

Şikayetlerinin herhangi birini duymak istemiyorum.

君の愚痴なんて聞きたくないんだよ。

Artık şikâyet ettiğini duymak istemiyorum.

君の愚痴はもう聞きたくないよ。

Sesini duymak için sabırsızlanıyorum, Tom.

トムの声早く聞きたい。

Ben de, sesinizi duymak istiyorum.

あなたの声も聞きたいものです。

Bende Tom'un fikrini duymak istiyorum.

トムの意見も聞きたいな。

İlgilenmediğim hiçbir şeyi duymak zorunda değilim.

興味が無いことを 聞く必要がありません

Bir başkasının yaşantısına saygı duymak için

彼はどんなことをしても 努力したいと言いました

Onun hakkında daha fazla duymak istiyorum.

そのことについてもっとお聞きしたいのですが。

Tom, ben de fikrini duymak istiyorum.

トムの意見も聞きたいな。

Dersi açıkça duymak için önde oturdum.

私は講義をはっきり聞くために前に座った。

Bu haberi duymak onu mutlu etti.

そのニュースを聞いて彼女はうれしくなった。

Onun fikrini duymak için onunla buluşmanı istiyorum.

彼の意見を聞くため君が彼に会ってもらいたい。

Çocuklar aynı hikayeyi tekrar tekrar duymak istiyor.

子どもは同じ話を何度でも聞きたがるものです。

Test sonuçlarını duymak beni hayal kırıklığına uğrattı.

私はテストの結果を聞いてがっかりした。

İleride pişmanlık duymak istemiyorsan elinden geleni yapmalısın.

あなたは後で後悔しないように出来るだけのことをしなければならない。

Geçen yaz ne yaptığımı duymak ister misin?

去年の夏、私が何をしたか聞きたいですか。

Paul Bunyan hakkındaki hikayeyi duymak ister misiniz?

ポール・バンヤンの生涯についてお聞きになりたいですか?

Lütfen bana söyle. Onu gerçekten duymak istiyorum.

話してください。ぜひ聞きたいです。

Oğluyla gurur duymak için her türlü nedeni var.

彼が息子を自慢するのはもっともです。

Küçük çocukları kaçıran insanlar hakkında duymak kanımı kaynatıyor.

誰かが幼児誘拐事件をおこしたと聞くたびに僕は腹がたつんだ。

"Tom? Bir şey mi oldu?" "Hayır, yalnızca senin sesini duymak istedim."

「トム? 何かあったの?」「別に。声聞きたくなっただけ」

Bu kadar geç vakitte aradığım için üzgünüm. Sadece sesini duymak istedim.

こんな時間にごめんね。声聞きたくて電話しちゃった。

Herhangi bir yaşta Allah'a tapmak ve ebeveynlere saygı duymak daha önemlidir.

神を敬い父や母を敬う事はいつの時代でも大切な事だ。