Translation of "Dahil" in Japanese

0.136 sec.

Examples of using "Dahil" in a sentence and their japanese translations:

Yemekler dahil mi?

食事はついていますか。

Beni dahil et.

- それに私も加えておいて。
- 私も仲間に入れて。

Kahvaltı dahil mi?

朝食はついてますか?

İnsanların neden dahil olmadıklarını,

それでも なぜ人々が参加しないのか

Fiyata kutu dahil değil.

料金には箱代は含みません。

Fiyata tüketim vergisi dahil.

値段には消費税を含みます。

Teslimat fiyata dahil değildir.

この価格には、運賃は含まれていません。

FBI dahil oldu mu?

FBIが関与してたんですか?

Beni dahil etmeyi unutma.

忘れずに俺も頭数に入れてくれよ。

Tom dahil herkes güldü.

トムを含め、みんなが笑った。

Fiyata kahvaltı dahil mi?

朝食は価格に含まれていますか?

Kısa dönemli terapilere dahil edersek

私が行なっていた治療のような 既存の短期療法に組み込めば

Ücrete tüketim vergisi dahil değil.

価格には消費税は含まれていません。

O fiyata kahvaltı dahil mi?

それは朝食込みの値段ですか。

O fiyata vergi dahil mi?

それは、税込みの値段ですか。

Ona her şey dahil mi?

- その値段は全て込みですか。
- それって全部込み込みなの?

Beni hesaba dahil etmeyi unutma.

忘れずに俺も頭数に入れてくれよ。

O dahil altı kişi var.

彼を入れて6人います。

Gezegenimiz olan Uzay Gemisi-Dünya dahil.

それは「宇宙船地球号」も同じです

Ney, Macdonald, Oudinot ve Berthier dahil.

ネイ マクドナルド ウディノ ベルティエまでもがだ

Sahile gidersen beni de dahil et.

君たちが海へ行くなら、僕も仲間に入れてくれ。

Sigorta ve vergi dahil ne kadar?

保険、税金を含めて、合計金額はいくらになりますか。

Tom bu skandala dahil olduğunu sanmıyorum.

トムはそのスキャンダルに関与していないと思う。

Tom'un buna dahil olmasına izin veremeyiz.

これについては、トムに口出しさせない。

Tüketim vergisi, liste fiyatına dahil değildir.

表示価格には消費税は含まれておりません。

Öğle yemeği bu fiyata dahil midir?

この料金に昼食代は入っていますか。

Oda Fiyatına servis ücretleri dahil mi?

部屋代にサービス料は含まれていますか。

Eğer herkesi dahil edersek, herkes gönül verirse

皆を巻き込めば 皆が そうなります

O fiyata çorba ve salata dahil mi?

その値段はサラダとスープ込みですか。

Gecelik oda ücreti vergi dahil 100 dolar.

料金は、税別で一泊100ドルです。

Tom, Rusça da dahil, beş dil konuşur.

トムはロシア語をはじめとして5ヶ国語を話すことができる。

Bunlara astım ve kanser de dahil. Bum, işte.

ぜんそくからガンにまでね よし 入ったぞ

Dünyada hayal edebileceğiniz her çeşit flora da dahil.

地球に咲き誇るありとあらゆる花々

Eğer partiye gideceksen lütfen beni de dahil et.

もしパーティーを開くなら私も仲間に入れて下さい。

Bu kararlara dahil olma hakkımız olduğu için buradayız.

私たちがこの会議にまいりましたのは、私たちにもこの会議の諸決定に関わり合う権利があるからです。

Yemek odası dahil, bizim evin yedi odası vardır.

- 私達の家は食堂を含めて7部屋あります。
- 私たちの家は食堂も含めて7部屋あります。

Bu jenerasyonlara kimlerin dahil olduğu konusunda hem fikir değiliz.

誰をどの世代に入れるかについては 確実に 見解が合いません

Garajım ya da yatak odam dahil her nerede olursa olsun

寝室やガレージの中で

Bağ kurmasına ve bunu devam ettirmesine yardımcı olmak dahil edilmemeli midir?

生徒達が関係を築き 維持できるように 手助けすることを含むべきではないでしょうか

Yapabildiğim her şeyin, yüksekokul, hukuk fakültesi ve sağlık adalet işi dahil

私が今まで やってきたこと全て—

- Kardeşim kanser araştırmasına dahil oldu.
- Erkek kardeşim kanser araştırması ile ilgileniyor.

兄はガンの研究に従事している。

Biletler, alındığı gün de dahil olmak üzere sadece iki gün geçerlidir.

チケットは買った日を含めた二日間だけ有効です。

Yani hesaplara sadece açık ve net bir fiyatı olan faaliyetler dahil ediliyordu.

そして価格が明示的な 活動だけが含まれていました

Nihayi ürünün bir kopyasını göndermek şartıyla bizim yazılımı dahil etmeniz için iznimiz var.

完成した本のコピーを1部送っていただくという条件で、私どものソフトウエアを収録することを許可します。

Ve 34 yaşındaki Davout, yeni Mareşallerinin en küçüğü oldu. Dahil olması birçokları için bir sürprizdi

34歳のダヴーは新しい元帥の末っ子になりました。 特に彼がまだ戦闘で旅団よりも大きなものを指揮していなかったので、

Bugün Almanya'da, Pazartesi günü kundaklamada üç Türk'ün öldürüldüğü Hamburg'un yakınında bir yer de dahil birçok şehirde şiddet karşıtı mitingler gerçekleşti.

ドイツでは今日、いくつかの都市で襲撃に反対する抗議行動が催されましたが、その都市の中には、月曜日の放火による襲撃でトルコ人3人が殺害されたハンブルク近くの都市も含まれています。

1859'dan itibaren, Amerika'dan Protestan misyonerler gelmeye başladı ve Katolik ve de Rus Ortodoks kiliseleri de misyonerlik çalışmalarına aktif olarak dahil oldular.

1859年以降、プロテスタント宣教師がアメリカから派遣され、またカトリックとロシア正教も布教活動を行った。

Napolyon'un genelkurmay başkanı Mareşal Berthier ve hatta belki de İmparatorun kendisi de dahil olmak üzere , onun bir veya iki kazık attığını görmeye hevesliydi .

、多くの人が彼が1つか2つのペグを降ろすのを見た がっていました。