Translation of "Görmeyi" in Hungarian

Seni görmeyi beklemiyordum.

Nem vártam, hogy veled találkozom.

Sizi görmeyi umuyorum.

Remélem, találkozunk.

Bazen seni görmeyi umuyorum.

Remélem, fogunk még találkozni.

Sizi tekrar görmeyi umuyorum.

Remélem, hogy újra látlak.

Seni görmeyi sabırsızlıkla bekliyorum.

Már alig várom, hogy találkozzak veled.

Özel muamele görmeyi beklemiyorum.

Nem számítok semmilyen különleges bánásmódra.

Ben Tom'u görmeyi ummuştum.

Reméltem, látom Tomot.

Seni orada görmeyi umuyoruz.

- Reméljük, ti is ott lesztek.
- Bízunk benne, hogy ott látni fogjuk egymást.

Sağlığımızı ikili olarak görmeyi bırakmak,

hogy az egészséget ne binárisnak tekintsük:

Anlaşmazlıkları hoş görmeyi mümkün kılıyorsa

hogy ténylegesen beszédbe elegyedhessünk ellenfeleinkkel,

Onu görmeyi çok istiyor musun?

Nagyon szeretnéd látni őt?

Gerçekten onu görmeyi ipe çekiyorum.

Már tényleg nagyon várom, hogy lássam.

Lütfen yarın onu görmeyi unutma.

Kérlek, ne felejtsd el holnap meglátogatni őt.

- Seni bu tarz bir yerde görmeyi ummazdım.
- Seni böyle bir yerde görmeyi beklemiyordum.

Nem számítottam rá, hogy egy ilyen helyen találkozunk majd.

Tom Mary'yi tekrar görmeyi arzu ediyordu.

- Tom szerette volna újra látni Marit.
- Tom vágyakozik újra látni Marit.

Tom orada görmeyi umduğum son kişiydi.

Tomra számítottam a legkevésbé, hogy el fog jönni.

Tom burada görmeyi umduğum son kişiydi.

Tomra számítottam a legkevésbé, hogy itt látom.

Işığa duyarlılık uğruna renkli görmeyi feda etmişlerdir.

Színlátás helyett a fényérzékenységüket finomították ki.

Şimdiye kadar Tom'u burada tekrar görmeyi ummuyorduk.

Nem vártam, hogy Tomot valaha újra látom itt.

İkisini görmeyi düşünen tek kişi ben miyim?

Csak én hiszem azt, hogy kettőt látok belőle?

- Seninle yakında tekrar görüşeceğimizi umuyorum.
- Çok geçmeden seni tekrar görmeyi umuyorum.
- Yakında seni tekrar görmeyi umarım.

- Remélem, hogy hamarosan látlak.
- Remélem, hogy látni foglak hamarosan!

Köşenin diğer tarafını görmeyi daha önce duymuş olabilirsiniz

Nos, lehet, hogy már hallottak valamit a sarkon túli látásról,

Kemiğin içini göremeden beynin içini görmeyi nasıl planlıyorsunuz?''

Hogy fogunk átlátni az agyon, anélkül, hogy a csonton átlátunk?"

Onlara kim olduğumu söylediğimde insanların reaksiyonlarını görmeyi seviyorum.

Imádom látni az emberek reakcióját, amikor elmondom nekik, hogy ki vagyok.

- Seni bir daha görmeyi bekleyemem.
- Seni tekrar görmek için sabırsızlanıyorum.

Alig várom, hogy újra láthassalak.

- Tom seni tekrar görmek için sabırsızlanıyor.
- Tom seni tekrar görmeyi dört gözle bekliyor.

Tom alig várja, hogy újra láthasson téged.

- Beni "normal" bir insan gibi görmeyi bırak artık!
- Bana sıradan bir insan gibi davranma.

Ne tekints rám többé úgy, mint egy „normális” személyre!