Translation of "Bırakmak" in Arabic

0.004 sec.

Examples of using "Bırakmak" in a sentence and their arabic translations:

Düşünmeyi bırakmak;

لتعيش من أجلها؛

Sigarayı bırakmak zordur.

الإقلاع عن التدخين صعب.

Hayal gücünüzü serbest bırakmak.

هي إطلاق العنان لخيالك.

Sağlığımızı ikili olarak görmeyi bırakmak,

للتوقف عن رؤية الكمال الصحي كحتمية ثنائية،

Her neyse, futbolu bırakmak zorunda kaldım.

على أي حال ينبغي أن أتخلى عنها.

Benim görevim onu gelecek nesillere bırakmak

دوري هو أن أحافظ عليها مع مرور الزمن،

Umut ve fırsat bırakmak bizim vazifemiz.

لهم ولكن أيضاً معهم.

Hiçbiri sürünün güvenli ortamını bırakmak istemez.

‫لا أحد منها يريد هجر أمان السرب.‬

Fakat bir noktada, üniversiteyi bırakmak zorunda kaldım.

في مرحلة ما، كنت مجبرًا على ترك الدراسة.

Gece, yumurta bırakmak için en güvenli zaman.

‫يتميز الليل بكونه الأكثر أمانًا للتعشيش.‬

Şunu izninizle biraz dekorunuzu bozacağım ama bırakmak istiyorum.

إذا سمحتم، سأفسد الديكور قليلاً ولكن أريد ترك هذه.

Çiftleşme sona erdi. Yumurtalarını bırakmak için yerin altına gidiyor.

‫بعد انتهاء التزاوج،‬ ‫تتوجه الإناث إلى ما تحت الأرض‬ ‫لوضع بيوضها...‬

Yapılacak en iyi şeyin bu ışığı açık bırakmak ve tüm böceklerin

‫تعتقد أن أفضل ما يمكن عمله، ‬ ‫هو أن نترك الإناء مع المصباح مضاء‬