Translation of "Değilsiniz" in Hungarian

Bana akraba değilsiniz.

Nem vagy velem rokonságban.

Bunu kuramlaştırmak zorunda değilsiniz.

Nem kell elmélkedjünk róla.

- Yalnız değilsin.
- Yalnız değilsiniz.

Te nem vagy egyedül.

- Şişman değilsin.
- Şişman değilsiniz.

- Te nem vagy kövér.
- Nem vagy kövér.
- Nem vagy dagadt.

- Tehlikede değilsin.
- Tehlikede değilsiniz.

Elmúlt a veszély.

- Ciddi değilsin.
- Ciddi değilsiniz.

Ez nem mondod komolyan.

- Davet edilmedin.
- Davetli değilsiniz.

Nem vagy meghíva.

- Hazır değilsin.
- Hazır değilsiniz.

Nem vagy kész.

Onu yemek zorunda değilsiniz.

- Nem kell ezt megenned.
- Nem kell megenned.

Sadece bilinçli olarak farkında değilsiniz.

csak nem tudatosan.

Cesur olan yalnızca siz değilsiniz.

Nem csak önök bátrak.

Bir kurban olmak zorunda değilsiniz.

Nem kell áldozattá válnod.

- Sen Kanadalı değilsin.
- Kanadalı değilsiniz.

Te nem vagy kanadai.

- Sen kötü değilsin.
- Kötü değilsiniz.

Nem vagy rossz.

- Sen uygun değilsin.
- Uygun değilsiniz.

Nem vagy edzett.

Sanırım siz bu konularda uzman değilsiniz.

Gondolom, nem nagyon értesz ehhez.

- Gelmek zorunda değilsin.
- Gelmek zorunda değilsiniz.

Nem kell jönnötök.

- Neden hazır değilsin?
- Neden hazır değilsiniz?

Miért nem vagy készen?

- Neden evde değilsin?
- Neden evde değilsiniz?

- Miért nem vagy otthon?
- Miért nem otthon vagy?

- Ölmek zorunda değilsin.
- Ölmek zorunda değilsiniz.

Nem kell meghalnod.

- Neden aç değilsin?
- Neden aç değilsiniz?

Miért nem vagy éhes?

Ama diyelim ki kesinlikle, %100 virüse sahip değilsiniz.

De tegyük fel, hogy te mindent kizáróan, 100% biztossággal nem vagy fertőzött.

- Sen benim annem değilsin.
- Siz benim annem değilsiniz.

Te nem vagy az anyám.

Bir macera için zorunlu olarak ödemek zorunda değilsiniz.

- Egy kalandért nem kell feltétlenül fizetni.
- Egy kalandért nem kell okvetlenül fizetni.

- Cevap vermek zorunda değilsin.
- Cevap vermek zorunda değilsiniz.

Nem kell válaszolnod.

Partiye siz de davetli değilsiniz ben de davetli değilim.

Sem önök, sem én nem vagyunk hivatalosak a buliba.

- Pazarlık etme şansın yok.
- Pazarlık edebilecek bir durumda değilsiniz.

Nem vagy olyan helyzetben, hogy alkudozzál.

- Siz oraya gitmek zorunda değilsiniz.
- Oraya gitmek zorunda değilsin.

Nem kell odamenned.

- Sen düşündüğün kadar iyi değilsin.
- Siz düşündüğünüz kadar iyi değilsiniz.

Nem vagytok olyan jók, mint azt hiszitek.

Oldukça pahalı bir bilet satın almak ve bir orkestra bulmak zorunda değilsiniz.

már nem kell borzasztóan drága jegyet venniük, és találniuk egy zenekart.

- Bunu hak etmiyorsun.
- Bunu hak etmiyorsunuz.
- Buna layık değilsin.
- Buna layık değilsiniz.

Ezt nem érdemled meg.