Translation of "Toplamaya" in German

0.003 sec.

Examples of using "Toplamaya" in a sentence and their german translations:

Tom sırt çantasını toplamaya başladı.

- Tom fing an, seinen Rucksack zu packen.
- Tom machte sich daran, seinen Rucksack zu packen.

Bakın, ciddi şekilde su toplamaya başladı.

Schau, die Blasen werden immer mehr.

Orada burada bir kenara bırakılmış şeyleri toplamaya başladık.

Von hier und da sammelten wir nicht mehr verwendete Dinge

Derinlerden gelen bu defineyi toplamaya her yıl yüzlerce insan gelir.

Jedes Jahr kommen Hunderte Menschen, um diesen Schatz aus der Tiefe zu bergen.

Radyo önümüzdeki deprem hakkında bizi uyardı ve eşyalarımızı toplamaya başladık.

Im Radio warnte man uns vor dem bevorstehenden Erdbeben und wir begannen unsere Sachen zusammenzusuchen.

Onları senin için toplamadan önce çantalarını toplamaya başlasan iyi olur.

Pack mal besser deine Sachen, ehe ich's für dich tu.

Tom ve Mary Cadılar bayramında kapı kapı dolaşıp para ve şeker toplamaya gittiler.

Tom und Maria zogen mit ihren Freunden los, denn es sollte „Süßes oder Saures!“ heißen.