Translation of "Sarışın" in German

0.012 sec.

Examples of using "Sarışın" in a sentence and their german translations:

- Tom bir sarışın.
- Tom sarışın.

Tom ist blond.

O sarışın.

Er ist blond.

Tom bir sarışın.

Tom ist blond.

Tom'un karısı sarışın.

Toms Frau ist blond.

O, sarışın bir kız.

- Sie ist ein blondes Mädchen.
- Sie ist eine Blondine.

Doğal bir sarışın mısın?

- Bist du von Natur aus blond?
- Sind Sie von Natur aus blond?

O sarışın bir kız.

Sie ist eine Blondine.

Güzel sarışın plajda güneşleniyordu.

Die hübsche Blondine nahm ein Sonnenbad am Strand.

Mary sarışın saçlı oğlana aşık.

- Maria ist in den blondhaarigen Jungen verliebt.
- Maria ist in den Jungen mit den blonden Haaren verliebt.

O gerçek bir sarışın mı?

Ist sie eine echte Blondine?

Mary gerçek bir sarışın mı?

Ist Maria eine echte Blondine?

Sen doğal olarak sarışın mısın?

Bist du von Natur aus blond?

Almanların çoğu sarışın ve mavi gözlüdür.

Viele Deutsche haben blondes Haar und blaue Augen.

Bu uzun boylu sarışın adam kim?

Wer ist dieser große blonde Mann?

O mavi gözlü, uzun boylu, heykel gibi sarışın.

Sie ist eine große, wohlproportionierte Blondine mit blauen Augen.

Üç sevgilim vardı: ilki sarışın, ikincisi esmer, üçüncüsü kızıl saçlıydı.

Ich hatte drei Freundinnen: die erste war blond, die zweite brünett und die dritte eine Rothaarige.

Yeşil giyinmiş, o uzun boylu sarışın kızın kim olduğunu biliyor musun?

Weißt du, wer das große, grüngekleidete, blonde Mädchen da ist?

- Tom'un sarı saçları ve yeşil gözleri var.
- Tom sarışın ve yeşil gözlü.

Tom hat blondes Haar und grüne Augen.