Translation of "Kalkıp" in German

Herkes kalkıp, beni takip etsin.

Alle bitte aufstehen und mir folgen!

- Kalkıp gitti.
- O kalktı ve gitti.

Er stand auf und ging.

Her zamanki gibi sabah erkenden kalkıp koştu.

Er stand wie üblich früh morgens auf und ging laufen.

- Birden kalkıp odadan çıktı.
- Birden kalktı ve odadan çıktı.

Er stand plötzlich auf und ging aus dem Zimmer.

Soru hakkında: "Kahvaltıda ne içersin.", " Hiçbir şey. Kalkıp e-postamı okurum."

Auf die Frage: „Was trinken Sie zum Frühstück ?“: „Nichts. Ich stehe auf und lese meine E-Mails“.

Tom müziğin çok yüksek olduğunu düşünüyordu fakat kalkıp kısamayacak kadar yorgundu.

Tom fand die Musik zu laut, war aber zu müde, um aufzustehen und sie leiser zu stellen.

Sabah kalkıp da yarım saat içinde kahvelerini içip, duş alıp giyinenlere hayranım. Benim kalktığımda yarım saate ihtiyacım var, kim olduğumu bilmem için.

Ich bewundere ja die Leute, die morgens in dreißig Minuten Kaffee getrunken, geduscht haben und angezogen sind. Ich brauche schon dreißig Minuten, um zu wissen, wer ich bin.