Translation of "Istiyorlar" in German

0.007 sec.

Examples of using "Istiyorlar" in a sentence and their german translations:

Bunu istiyorlar.

Sie wollen das.

- Onlar zengin olmak istiyorlar.
- Zengin olmak istiyorlar.

Sie wollen reich werden.

Bizden ne istiyorlar?

Was wollen die von uns?

Ünlü olmak istiyorlar.

Sie wollen berühmt werden.

Onu geri istiyorlar.

- Sie wollen es wiederhaben.
- Sie wollen sie wiederhaben.
- Sie wollen ihn wiederhaben.

Onlar Tom'u istiyorlar.

Sie wollen Tom.

Onlar beni istiyorlar.

Sie wollen mich.

Onlar onu istiyorlar.

- Das gefiele ihnen.
- Das würde ihnen gefallen.

Çalışma şartlarını iyileştirmek istiyorlar.

Sie wollen ihre Arbeitsbedingungen bessern.

Onlar neden beni istiyorlar?

Warum brauchen sie mich?

Onlar eve gitmek istiyorlar.

Sie wollen nach Hause gehen.

Ne hakkında konuşmak istiyorlar?

Worüber möchten sie sprechen?

Çocuklar havuza gitmek istiyorlar.

Die Kinder wollen ins Schwimmbad.

Onlar ne yapmanı istiyorlar?

- Was verlangen sie von dir, dass du tun sollst?
- Was bitten sie dich zu tun?

Onlar ne yapmamızı istiyorlar?

- Was wollen sie von uns?
- Was wollen die, dass wir machen?

Çocuklar biraz dondurma istiyorlar.

Die Kinder möchten ein Eis.

Bir aile kurmak istiyorlar.

Sie wollen eine Familie gründen.

Iş yerinde aynı şeyleri istiyorlar,

verlangen dasselbe von einem Job,

Gençler ailelerinden bağımsız olmak istiyorlar.

Jugendliche wollen von ihren Eltern unabhängig sein.

Seninle bir toplantıları olmasını istiyorlar.

- Die wollen ein Treffen mit dir.
- Die wollen ein Treffen mit Ihnen.
- Die wollen ein Treffen mit euch.

Sanıyorum onlar bunu yapmanı istiyorlar.

Sie wollen, glaube ich, dass du es tust.

Onlar Tom ile ne istiyorlar?

Was wollen die mit Tom?

Bazı insanlar anayasayı değiştirmek istiyorlar.

Einige Personen möchten die Verfassung ändern.

Tom ve Mary evlenmek istiyorlar.

Tom und Maria wollen heiraten.

Bu uzaylılar insanlığı köleleştirmek istiyorlar.

Diese Außerirdischen wollen die Menschheit versklaven.

Onlar Olimpiyat Oyunları'na katılmak istiyorlar.

Sie wollen an den Olympischen Spielen teilnehmen.

Olimpiyat Oyunları'nda yer almak istiyorlar.

Sie wollen an den Olympischen Spielen teilnehmen.

Onlar daha çok başarılı olmak istiyorlar.

Sie wollen es vergrößern.

Evlerinin etrafına bir çit yapmak istiyorlar.

Die wollen um ihr Haus herum einen Zaun bauen.

Tom ve Mary seninle konuşmak istiyorlar.

- Tom und Maria wollen mit dir reden.
- Tom und Maria wollen mit euch sprechen.

Tom ve Mary yardım etmek istiyorlar.

Tom und Maria wollen helfen.

Kırk yıllık evliliklerinin ardından ayrılmak istiyorlar.

Sie wollen sich nach 40-jähriger Ehe trennen.

Ve araç filosunun tamamını karbondan arındırmak istiyorlar.

und planen, den CO2-Ausstoß im Transportsektor deutlich zu senken.

- Onlar beni öldürmek istiyor.
- Beni öldürmek istiyorlar.

Sie wollen mich umbringen.

Onlar bizim demokrasi içinde olduğumuza inanmazı istiyorlar.

Wir sollen glauben, wir befänden uns in einer Demokratie.

Ve insanların hareketi çünkü sahile gitmek istiyorlar.

und denen von Menschen, die gerne an den Strand möchten.

Çocuklar yetişkinler kadar sevgi ve ilgi istiyorlar.

Kinder und auch Erwachsene sehnen sich nach Liebe und Zuwendung.

Anne ve babam, benim tıp okumamı istiyorlar.

Meine Eltern wollen, dass ich Medizin studiere.

Yollarından çekilmeni istiyorlar ama sizi yok etmek istemiyorlar,

Sie wollen nur, dass man verschwindet, aber sie wollen einen als Mensch nie zerstören.

Inatla, kinle ve nefretle orada namaz kılmak istiyorlar

sie wollen dort hartnäckig beten, mit Hass und Hass

Bayan Glück ve Yuki alışveriş turu yapmak istiyorlar.

Frau Glück und Yuki wollen ein Einkaufsbummel machen.

Bu öğrenciler öğrenmek istemiyorlar. Sadece kendilerini eğlendirmek istiyorlar.

Diesen Schülern ist nicht die Schule, sondern nur ihr Vergnügen wichtig.

Tom ve Mary planımızın ne olduğunu bilmek istiyorlar.

Tom und Maria wollen unseren Plan erfahren.

Tom ve Mary bize bir şey söylemek istiyorlar.

Tom und Maria wollen uns etwas sagen.

Ünlü şöhretli çift Tom ve Mary boşanmak istiyorlar.

Tom und Maria, das bekannte Promipaar, wollen sich scheiden lassen.

Tom ve Pierre, plajda arkadaşlarıyla birlikte oynamak istiyorlar.

Tom und Peter wollen mit ihren Freunden am Strand spielen.

Hem Tom hem de Mary ne olduğunu bilmek istiyorlar.

Tom und Maria wollen beide wissen, was geschehen ist.

Hem Tom hem de Mary bir şey söylemek istiyorlar.

Tom und Maria wollen beide etwas sagen.

Tom ve Mary; John hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorlar.

Tom und Maria wollen mehr über Johannes erfahren.

Tom ve Mary'nin birlikte konuşmak için çok zamanı yok. Onların çocukları, her zaman onların ilgisini istiyorlar.

- Tom und Maria haben nicht viel Zeit, um miteinander zu sprechen. Die Kinder verlangen ständige Aufmerksamkeit.
- Tom und Maria haben zu einem Plausch miteinander nicht viel Zeit. Die Kinder verlangen ständige Aufmerksamkeit.