Translation of "Havlu" in German

0.004 sec.

Examples of using "Havlu" in a sentence and their german translations:

Havlu ıslak.

Das Handtuch ist nass.

Havlu kuru.

Das Handtuch ist trocken.

Havlu alabilir miyim?

Könnte ich ein paar Handtücher haben?

Tom havlu attı.

Tom warf das Handtuch.

Havlu getirdin mi?

Haben Sie ein Handtuch mit?

- Sana bir havlu alacağım.
- Sana bir havlu getireceğim.

- Ich hole dir ein Handtuch.
- Ich bringe dir ein Handtuch.
- Ich hole Ihnen ein Handtuch.
- Ich bringe Ihnen ein Handtuch.

Bana bir havlu getir.

Bring mir ein Handtuch.

Bana bir havlu ver.

Gib mir mal ein Handtuch.

Lütfen bekle. Havlu getireceğim.

Warte kurz. Ich hole ein Handtuch.

Bana kuru bir havlu getirin.

Bring mir ein trockenes Handtuch!

Bana nemli bir havlu getirin.

Bring mir ein feuchtes Handtuch.

Yüzünüzü bir havlu ile kurulayın.

Trockne dir dein Gesicht mit einem Handtuch ab.

Banyomuzda yalnızca bir havlu var.

Wir haben im Badezimmer nur ein Handtuch.

Birkaç temiz havlu alabilir miyim?

Kann ich ein paar saubere Handtücher bekommen?

Tom saçını havlu ile kuruladı.

Tom trocknete sich die Haare mit einem Handtuch ab.

Genelde kullandığım havlu sarı renklidir.

Das Handtuch, das ich üblicherweise benutze, ist gelb.

Ben bir tane daha havlu getireceğim.

Ich werde noch ein Handtuch bringen.

O, yüzünü bir havlu ile kuruladı.

Sie trocknete sich das Gesicht mit einem Handtuch ab.

O, bir havlu ile kendini kuruladı.

Er trocknete sich mit einem Handtuch ab.

Lütfen ben bir havlu alırken bekle.

- Warte bitte. Ich hole ein Handtuch.
- Wartet bitte. Ich hole ein Handtuch.
- Warten Sie bitte. Ich hole ein Handtuch.

Tom ellerini kirli havlu ile sildi.

Tom trocknete sich die Hände mit dem schmutzigen Handtuch ab.

Mary, Tom'un alnına bir havlu koydu.

Maria legte Tom ein Handtuch auf die Stirn.

O sadece üzerine bir havlu duştan çıktı.

Sie kam, nur mit einem Handtuch bekleidet, aus der Dusche.

Tom, Mary'nin alnına ıslak bir havlu koydu.

Tom legte Maria ein feuchtes Handtuch auf die Stirn.

Tom birkaç kağıt havlu aldı ve ellerini sildi.

Tom schnappte sich ein paar Papierhandtücher und wischte sich die Hände ab.

Lütfen ellerinizi kurular mısınız? Orada bir havlu var.

Kannst du dir bitte die Hände abtrocknen? Da ist ein Handtuch.

Dökülen bir sıvıyı kağıt havlu ile rahatça silebilirsiniz.

Vergossene Flüssigkeiten lassen sich mit Küchenpapier bequem abwischen.

Tom üzerinde sadece bir havlu ile banyodan çıktı.

Tom kam, nur mit einem Handtuch bekleidet, aus dem Badezimmer.

Mary üzerinde sadece bir havlu ile banyodan çıktı.

Maria kam, nur mit einem Handtuch bekleidet, aus dem Badezimmer.

Kaldığım birçok farklı otelden çaldığım bir havlu koleksiyonum var.

Ich habe eine Sammlung von Handtüchern, die ich aus vielen verschiedenen Hotels, in denen ich wohnte, entwendet habe.

- Tom köpeği kurulamak için eski havlu kullandı.
- Tom köpeği kurulamak için eski havluları kullanırdı.

Tom benutzte alte Handtücher, um den Hund abzutrocknen.