Translation of "Gidebilmek" in German

0.003 sec.

Examples of using "Gidebilmek" in a sentence and their german translations:

Avustralya'ya gidebilmek için tasarruf yapıyorum.

Ich spare, um nach Australien fahren zu können.

Mary Japonya'ya gidebilmek için para biriktiriyor.

Maria spart Geld für eine Japanreise.

Tom Boston'a gidebilmek için para biriktiriyor.

Tom spart Geld für eine Fahrt nach Boston.

Tom, Avustralya'ya gidebilmek için para biriktiriyor.

Tom spart Geld für eine Reise nach Australien.

Tom Avustralya'ya gidebilmek için para biriktiriyor.

Tom spart Geld zusammen, damit er nach Australien gehen kann.

Tom yurt dışına gidebilmek için para tasarrufu yapıyor.

Tom spart, damit er ins Ausland gehen kann.

çok sayıda insan ve araçla Pando'ya gidebilmek için hazırlanmış bir hileydi.

viele Leute unverdächtig nach Pando zu bringen.