Translation of "Balıkçılık" in German

0.003 sec.

Examples of using "Balıkçılık" in a sentence and their german translations:

Ben balıkçılık yapardım.

Ich pflegte zu angeln.

Balıkçılık ruhsatınız var mı?

- Hast du einen Angelschein?
- Haben Sie einen Angelschein?

Adanın ekonomisi balıkçılık sektörüne bağlıdır.

Die Wirtschaft der Insel hängt von der fischverarbeitenden Industrie ab.

- O bir balıkçı.
- Balıkçılık yapıyor.

Er ist Fischhändler.

Beni balıkçılık hakkında kitabım var.

Ich habe ein Angelbuch.

- Balıkçılık gölde yasaktır.
- Gölde balık avlama yasaktır.

Das Angeln im See ist verboten.

Tom balıkçılık ile ilgili ilk şeyi bilmiyor.

Tom hat überhaupt keine Ahnung vom Angeln.

Burada bir sürü balık yakaladım. Burası büyük bir balıkçılık bölgesi.

Hier habe ich viele Fische gefangen. Das ist ein hervorragender Angelplatz.

Japon balıkçılık filosu bilimsel araştırma bahanesiyle yılda 1000'den fazla balina yakalar.

Die japanische Fischereiflotte fängt jährlich mehr als 1000 Wale unter dem Vorwand wissenschaftlicher Forschung.