Translation of "Anlamıyla" in German

0.007 sec.

Examples of using "Anlamıyla" in a sentence and their german translations:

Affedersiniz;isminizi tam anlamıyla anlamadım.

Verzeihen Sie; ich habe Ihren Namen nicht ganz verstanden.

Yani gerçek anlamıyla, dünyayı erkekler yönetiyor

Männer regieren also buchstäblich die Welt.

Öğretmenimiz kelimenin tam anlamıyla bir beyefendi.

Unser Lehrer ist ein Gentleman im wahrsten Sinne des Wortes.

Kelimenin tam anlamıyla anlatıdan çıkarılıyor demek istiyorum.

Ich meine, so richtig aus der Erzählung herausgestrichen.

Ben tam anlamıyla bir koşu bandında yaşıyorum.

Ich bin im wahrsten Sinne des Wortes auf einem Laufband.

Bir şekilde karakterini tam anlamıyla ifade ediyor gibiydiler

Sie schienen ein Ausdruck seiner gesamten Persönlichkeit zu sein.

Kırık kalpler mecazi olarak da kelimenin tam anlamıyla da ölümcül.

Ein gebrochenes Herz ist buchstäblich und im übertragenen Sinne tödlich.

Cookie bir şey aradı, ancak köpeğimiz kelimenin tam anlamıyla yanılgıya düştü.

Cookie suchte nach etwas, aber unser Hund hat den falschen Baum angebellt.

Bir hayvanla bu şekilde bir bağ kurup böyle deneyimler yaşamak, tam anlamıyla insanın aklını başından alıyor.

Wenn man diese Verbindung zu einem Tier hat und diese Erfahrungen macht, ist das absolut umwerfend.

Berbat safra kesesi ameliyatından sonra, hasta hem mecazi olarak hem de kelimenin tam anlamıyla, safra ile doluydu.

Nach der vermasselten Cholezystektomie kam dem Patienten die Galle hoch, sowohl im übertragenen Sinn als auch wörtlich.

- Bizim kaçışımız bir mucizeden başka bir şey değildi.
- Bizim kaçışımız tam anlamıyla bir mucizeydi.
- Bizim kaçışımız mucizeden başka bir şey değildi.

- Unser Entkommen war nicht weniger als ein Wunder.
- Unsere Flucht war geradezu ein Wunder.