Translation of "Layık" in French

0.007 sec.

Examples of using "Layık" in a sentence and their french translations:

O sana layık değil.

- Il n'est pas digne de toi.
- Il n'est pas digne de vous.

O bizim övgümüze layık.

Il mérite nos louanges.

Bu kitap övgüye layık.

Ce livre est digne d'éloges.

Aota güveninize layık değildi.

Aota n'était pas digne de ta confiance.

- Bunu hak etmiyorsun.
- Bunu hak etmiyorsunuz.
- Buna layık değilsin.
- Buna layık değilsiniz.

Vous ne méritez pas ceci.

Ben senin dostluğuna layık olmak istiyorum.

- Je veux être digne de ton amitié.
- Je veux être digne de votre amitié.

Onun cesur eylemi bir madalyaya layık.

Il mérite une médaille pour son acte de bravoure.

- Ben seni hak etmediğimi biliyorum.
- Size layık olmadığımı biliyorum.
- Sana layık olmadığımı biliyorum.
- Sizi hak etmediğimi biliyorum.

Je sais que je ne te mérite pas.

- Tom buna layık değil.
- Tom bunu hak etmiyor.

Tom ne mérite pas cela.

- Bunların hiçbirini hak etmiyoruz.
- Bunların hiçbirine layık değiliz.

Nous ne méritons pas tout ceci.

- Dan ölmeyi hak etmedi.
- Dan ölmeye layık değildi.

Dan ne méritait pas de mourir.

2012 yılında Himalayan Trust, az gelişmiş Khumbu bölgesinde usanmadan gerçekleştirdiği yol yapım çalışmaları için Pasang Sherpa'yı ödüle layık gördü.

En 2012, l'Himalayan Trust reconnaît le travail de Pasang Sherpa dans la région sous-développée de Khumbu.