Translation of "Kazandığı" in French

0.003 sec.

Examples of using "Kazandığı" in a sentence and their french translations:

Onun birincilik ödülünü kazandığı doğrudur.

C'est vrai qu'il a gagné le premier prix.

Tom'un yarış kazandığı doğru mu?

Est-il vrai que Tom a gagné la course ?

O, kazandığı kadar çok para harcar.

Elle dépense autant qu'elle gagne.

Seçimi nasıl kazandığı konusunda hala şüpheler var

il y a encore des doutes sur la façon dont il a remporté l'élection

O, yarışmayı kazandığı için bir ödül aldı.

Il reçut un prix pour avoir remporté le concours.

Beklentilere rağmen askerlik tarzının Portekiz'in Prens Regent'ini kazandığı

contre toute attente, sa manière de soldat a conquis le prince régent du Portugal.

Karşı kazandığı büyük zaferde önemli bir rol oynadı

Cela l'amena à l'attention du nouveau Premier Consul de France, Napoléon Bonaparte, avec

Veya da en çok parayı kazandığı bilgiyi ulaştırıyormuş.

ou livrer les informations qu'il a gagné le plus d'argent.

Kadınlar ile olan, geri çekilenin kazandığı tek savaştır.

La guerre contre les femmes est la seule que l'on gagne en battant en retraite.

Napolyon, kazandığı zaferle Soult'u "Avrupa'nın en önde gelen manevrası" olarak nitelendirdi.

Une fois la victoire remportée, Napoléon a acclamé Soult «la première manœuvre d'Europe».