Translation of "Yarış" in French

0.006 sec.

Examples of using "Yarış" in a sentence and their french translations:

Yarış ucu ucunaydı.

La course s'est jouée à la photo-finish.

Yarış senin kazanabileceğini sanmıyordum.

- Je ne pensais pas que tu gagnerais la course.
- Je ne pensais pas que vous gagneriez la course.

Tom yarış güvercini yetiştiriyor.

Tom élève des pigeons de course.

Gözde yarış oyunun nedir?

- Quel est ton jeu de course préféré ?
- Quel est votre jeu de course préféré ?

Tom üç yarış kazandı.

Tom a gagné trois courses.

Yarış için bir atı eğitiyor.

Il entraîne un cheval pour une course.

Yarış hakkında bir şey bilmiyorum.

Je ne connais rien aux courses.

Çok zorlu bir yarış pisti.

C'est un circuit très difficile.

Tom'un yarış kazandığı doğru mu?

Est-il vrai que Tom a gagné la course ?

Ben okula vardığımda yarış zaten bitmişti.

Lorsque je parvins à l'école, la course était déjà terminée.

- Kalbim yarış etmeye başladı.
- Kalbim hızla atmaya başladı.

Mon cœur commença à battre la chamade.

Ölüm herkesin sonuncu bitirmek için çalıştığı bir yarış gibidir.

La mort, c'est comme une compétition où chacun espère arriver le dernier.

Eğer oynamak istediğiniz oyun buysa burada gerçekten de bir yarış,

En fait, une compétition s'installe ici pour devenir la victime

Tom bir yarış otomobili sürücüsü olmak için gerekenlere sahip değildir.

Tom n’a pas l’étoffe d’un pilote de course.

Tom, bir yarış arabası sürücüsü olmadan önce bir kamyon şoförüydü.

Tom était un chauffeur de camion avant de devenir un pilote de voiture de course.

Bir yarış arabası sürücüsü olarak bir kariyeri sürdürmeyi ciddi olarak düşünüyor musun?

Penses-tu sérieusement à poursuivre une carrière de pilote de course automobile ?

Hasar ve faydaları arasında, gökdelenler hala dünyanın farklı bölgelerini de yükseliyor. Ve yarış devam ediyor.

monde. Et la course continue.