Translation of "Kalmanın" in French

0.004 sec.

Examples of using "Kalmanın" in a sentence and their french translations:

Hayatta kalmanın tek yolu

que la seule façon pour vous de survivre

Burada kalmanın hiçbir avantajı yok.

Il n'y a aucun intérêt à rester ici.

Sessiz kalmanın en iyi olduğunu düşündüm.

J'ai pensé qu'il valait mieux rester silencieux.

Sessiz kalmanın daha akıllıca olduğuna karar verdi.

Il jugea plus sage de rester silencieux.

Vahşi hayatta iyi bir sığınak hayatta kalmanın tek yoludur.

Dans la nature, un bon abri est le seul moyen de survivre.

Şehir, ormandaki evlerinin etrafını sardıkça... ...sokaklarda hayatta kalmanın yollarını öğreniyorlar.

Tandis que la ville s'étend autour de leur forêt, ils apprennent à survivre dans les rues.

Formda kalmanın bir yolu da her gün işe yürüyerek gitmektir.

Aller au travail à pied tous les jours, c'est un moyen de rester en forme.

Sağlıklı kalmanın tek yolu telaffuz edilemeyen maddelerden yapılmış bir yiyeceği yemekten kaçınmaktır.

J'ai entendu dire qu'une manière de rester en bonne santé est d'éviter de manger de la nourriture contenant des ingrédients imprononçables.