Translation of "Etrafını" in French

0.003 sec.

Examples of using "Etrafını" in a sentence and their french translations:

Köpekler geyiklerin etrafını çeviriyorlardı.

- Les chiens se rapprochaient de la biche.
- Les chiens se rapprochaient du cerf.
- Les chiens se rapprochaient du chevreuil.

Onlar Tom'un etrafını çevirdiler.

- Ils ont encerclé Tom.
- Elles ont encerclé Tom.

Onların onun etrafını çevirdiğini gördüm.

Je les ai vus l'entourer.

Bir çit evin etrafını sarıyor.

Une clôture ceinture la maison.

Sana bizim evin etrafını göstereyim.

Laissez-moi vous faire visiter notre maison.

Kutupların etrafını saran manyetik hatları aydınlatırlar.

Ils illuminent les lignes magnétiques autour des pôles.

Büyük yaş ölümün etrafını saran bir adadır.

Le grand âge est une île entourée par la mort.

Dünya Güneş'in etrafını yaklaşık 365 günde dönüyor.

La terre tourne autour du soleil à peu près tous les trois-cent-soixante-cinq jours.

Miras eşek olarak geldi çıkarcı akrabalar çoktan etrafını sarmıştı

Les parents héritiers étaient déjà entourés d'un âne héritier

Şehir, ormandaki evlerinin etrafını sardıkça... ...sokaklarda hayatta kalmanın yollarını öğreniyorlar.

Tandis que la ville s'étend autour de leur forêt, ils apprennent à survivre dans les rues.