Translation of "Ilerlerken" in French

Ve koridorda ilerlerken,

dans le couloir,

Böyle tünellerde ilerlerken kaybolmak hiç eğlenceli değildir.

Quand on emprunte ce genre de tunnel, ce n'est pas drôle de se perdre.

örneğin; bir gemi suda ilerlerken gözden bir süre sonra kayboluyor

par exemple; disparaît après un certain temps alors qu'un navire navigue dans l'eau

Her şey normal şekilde ilerlerken bir anda bir adam ortaya çıkıyor

Alors que tout progresse normalement, un homme apparaît soudain

Grande Armée, Rusya'nın derinliklerine doğru ilerlerken, Ney her zaman aksiyona yakındı

Au fur et à mesure que la Grande Armée s'avançait plus profondément en Russie, Ney était toujours proche de l'action - menant des