Translation of "Ayı" in French

0.174 sec.

Examples of using "Ayı" in a sentence and their french translations:

Ayı meşgulken...

L'ours est occupé,

Ayı büyüktür.

L'ours est grand.

Ayı beni kovaladı.

L'ours m'a poursuivi.

Bulut, ayı biçimindeydi.

Le nuage avait la forme d'un ours.

Ayı kendini ısırıyor.

L'ours se mord.

Ekim ayı bitti.

Octobre est terminé.

Ben ayı kadar açım.

- J'ai une faim de loup.
- Je suis aussi affamé qu'un ours.

Bir ayı hikaye yazdı.

Un ours a écrit l'histoire.

Ayı bir cesede dokunmaz.

Un ours ne touchera pas un cadavre.

Yaşlı ayı derin uykuda.

Le vieil ours s'endort vite.

Bir ayı cesede dokunmaz.

Un ours ne touchera pas un cadavre.

Burada bir ayı yaşar.

Un ours vit ici.

Ayı bir elma yiyor.

L'ours mange une pomme.

Ayı bir elma yiyordu.

L'ours mangeait une pomme.

Mayıs ayı annelerin ayıdır.

Le mois de mai est le mois des mères.

Bir ekim ayı sabahıydı.

C’était un matin d’octobre.

O bir ayı mı?

Est-ce que c'est un ours ?

Bana kalırsa bu ayı kakası.

On dirait une crotte d'ours.

Ergen bir ayı. Avını indirmiş.

Un ours adolescent mange une proie.

Ayı tamamen uysal ve ısırmaz.

L'ours est assez apprivoisé et ne mord pas.

Bir ayı ormanda mı dışkılar?

- Est-ce qu'un ours chie dans les bois ?
- Est-ce qu'un ours défèque dans les bois ?

Nisan ayı en acımasız aydır.

Avril est le mois le plus cruel.

Benjamin tüfekle bir ayı vurdu.

Benjamin tua un ours avec un fusil.

Mayıs ayı ortasında Japonya'ya dönecek.

Il reviendra au Japon au milieu du mois de mai.

O bir ayı kadar yırtıcıydı.

Il avait une faim de loup.

Dünyanın ayı doğal bir uydudur.

La lune de la Terre est un satellite naturel.

Buralarda hiç ayı var mıdır?

Y a-t-il des ours autour d'ici ?

Ayı saldırıları burada yaygın mıdır?

Est-ce que les attaques d'ours sont courantes par ici ?

Ve tedavinin daha altı ayı vardı.

et il nous restait six mois de traitement.

Ve ayı tarafından sadece yarısı sindirilmiş.

et l'ours ne l'a qu'à moitié digéré.

Bir ayı ne kadar süre uyur?

Combien de temps un ours dort-il ?

Yaşamak için sadece altı ayı var.

Elle n'a que six mois à vivre.

Ben bir ayı tarafından saldırıya uğradım.

J'ai été attaqué par un ours.

Yalnız ayı, yemeğini kolay kolay teslim etmez.

L'ours solitaire n'abandonnera pas son repas sans se battre.

Onun yaşamak için sadece altı ayı var.

Il n'a que six mois à vivre.

Üç tane ayı, o küçük evde yaşıyordu.

Trois ours habitaient dans cette petite maison.

Tom hâlâ bir oyuncak ayı ile yatıyor.

Tom dort encore avec un ours en peluche.

Eylül ayı itibarıyla tam bir yıldır onu tanıyoruz.

En septembre, ça fera toute une année que je la connais.

Tom ve Mary ekim ayı sonunda Boston'dan ayrıldı.

Tom et Mary quittèrent Boston à la fin d'octobre.

Bu ayı, bol miktarda fıstık ve meyve tüketiyor olmalı

L'ours mange beaucoup de noix, de fruits,

Doktor Tom'a yaşamak için sadece altı ayı olduğunu söyledi.

Le médecin a dit à Tom qu'il ne lui reste plus que six mois à vivre.

Bu ayı, karanlıkta iki kat daha iyi balık tutabildiğini öğrenmiş.

Cet ours a appris qu'il pouvait être deux fois plus efficace de pêcher de nuit.

Yine de bir ayı gördüğünüzde koşmaya başlamak iyi bir fikir olmayabilir.

bien que ce ne soit peut-être pas une si bonne idée de courir devant un ours.

- Gelecek nisanda on yaşında olacak.
- Önümüzdeki nisan ayı on yaşında olacak.

Il aura dix ans en avril prochain.

Benim haziran ayı kredi kartı ekstresinde 145 dolarlık bir uyuşmazlık var.

Il y a une différence de 145 dollars dans mon relevé de carte de crédit de juin.

Ben eylül ayı sonuna kadar bir kitapçıda tam zamanlı olarak çalışacağım.

Jusqu'à fin septembre je travaille à plein temps dans une librairie.

Ve Emirates ve Emiratis için çok şey ayı olacağını önümüzdeki uzun yıllar taşı

social et éducatif que Cheikh Zayed voulait être synonyme de développement

Japonya'da yağış mevsimi boyunca haziran ayı ortalarından temmuz ortasına kadar sık sık yağmur yağar.

Au Japon, il pleut pas mal pendant notre saison des pluies, qui dure de mi-juin à mi-juillet.

- Ken, temmuz ayı sonunda Amerika Birleşik Devletleri'ne gidiyor.
- Ken, temmuz ayının sonunda Amerika Birleşik Devletleri'ne gidiyor.

Ken va partir aux États-unis fin juillet.

- Bir yıl on iki aya sahiptir.
- Bir yılda on iki ay vardır.
- Bir yılın on iki ayı vardır.

- Il y a douze mois dans une année.
- Une année a douze mois.
- Une année compte douze mois.