Translation of "ödeyebilmek" in French

0.004 sec.

Examples of using "ödeyebilmek" in a sentence and their french translations:

Araba alabilmek için mi, borçlarınızı ödeyebilmek için mi

Si vous économisez pour une voiture, pour rembourser vos dettes

Tom faturalarını ödeyebilmek için gitarını rehin vermek zorundaydı.

Tom a dû mettre sa guitare en gage pour payer ses factures.

Bu bekar anne sadece kira ödeyebilmek ve çocuklarını besleyebilmek için iki işte çalışıyor.

Cette mère célibataire a deux emplois juste pour être en mesure de payer le loyer et nourrir ses enfants.