Translation of "çalışıyor" in Korean

0.006 sec.

Examples of using "çalışıyor" in a sentence and their korean translations:

çabucak büyümeye çalışıyor.

분명히 빠르게 성장하려 하고 있어요.

İşte bu şekilde çalışıyor.

이것이 작동중인 모습입니다.

Uydu mühendisi olarak çalışıyor.

인공위성 기술자 교육을 받고 있죠.

Gencimiz dişiye yaklaşmaya çalışıyor.

‎젊은 수컷은 암컷 가까이에 ‎가려고 애씁니다

Zorla öne geçmeye çalışıyor.

‎앞으로 치고 나갑니다

Ya da LSAT sınavına çalışıyor

로스쿨 시험 공부를 하고,

Sınırımıza gelmesini engelleyeceğine inandırmaya çalışıyor.

그래야 더 많은 난민들이 국경을 넘어오지 않을 것이라고요.

O kişi bir kitap okumaya çalışıyor

이 사람은 책을 읽으려고 합니다.

Bu insanlar birlikte çalışıyor ve yaşıyorlar.

이런 사람들이 함께 살고 일하고 있습니다.

Bu iki taraflı çalışıyor, değil mi?

그건 반대 입장에서도 마찬가지죠.

Çünkü 16 yaşından beri her gün çalışıyor

왜냐면 부머 세대는 16살 때부터 매일 일했기 떄문입니다.

Ve şimdi rüzgar ve güneş enerjisiyle çalışıyor,

그 기지가 풍력과 태양력으로 돌아가고 있어요.

Bence bu sistemler aramızda yaşıyor ve çalışıyor.

이런 시스템은 지금 우리 삶에 함께하죠.

Genç yavrular birlik olarak yol almaya çalışıyor.

‎어린 새끼들이 ‎머릿수로 밀어붙입니다

Ellili yaşlardaki bu baba can havliyle kaçmaya çalışıyor.

아버지이자 50대인 남성이 필사적으로 도망가려 합니다

Nasıl da sıkı çalışıyor bu tembel hayvan, nasıl sıkı.

보세요. 아주 열심히 일하고 있잖아요.

çünkü şu anda iki büyük şey bizim aleyhimize çalışıyor.

왜냐면 우리에게 두 가지 중대한 문제점들이 있기 때문입니다.

Çevreciler geride kalan vahşi gergedanları kurtarmak için daha çok çalışıyor.

보호 활동가들은 남은 코뿔소를 지키기 위해 노력을 강화 중입니다

Bugün, 100 binden fazla kadın bizimle çalışıyor ve 20 milyon

오늘날 10만 명 이상 여성들이 저희 고객들이고

Gro gibi kuruluşlar bunu gerçekliğe dönüştürmek için çok sıkı çalışıyor.

Gro와 같은 기업들은 이것들을 현실화 시키기 위해 노력하고 있습니다.

Eğitim, saldırıların önlenmesi ve insanların yaşadığı alanlarda dolaşan kedilerin takibi üzerine çalışıyor.

산자이는 교육과 충돌 방지 그리고 사람의 서식지를 배회하는 표범 추적에 힘쓰고 있죠

Belki de dalgayla hareket eden alg ya da yosunları taklit etmeye çalışıyor.

‎물결에 흔들리는 다시마나 조류를 ‎흉내 내려고 그러는 것 같아요

Yürek hoplatan tehlikeli yakınlaşmalar nedeniyle araçlar teker teker kemikleri kıracak güce sahip canavardan kaçmaya çalışıyor.

간신히 비껴가니 다행이긴 하나 뼈까지 으스러뜨릴 짐승을 피해 차량이 한 대씩 도망갑니다