Translation of "Biliyoruz" in Finnish

0.007 sec.

Examples of using "Biliyoruz" in a sentence and their finnish translations:

Biliyoruz.

- Tiedämme.
- Me tiedetään.

Bunu biliyoruz.

Tiedämme tämän.

Biz zaten biliyoruz.

- Me tiedämme jo.
- Me tiedetään jo.

Şimdi onu biliyoruz.

Me tiedämme sen nyt.

Onun kim olduğunu biliyoruz.

Me tiedämme kuka hän on.

İkimiz de onu biliyoruz.

Me molemmat tiedämme sen.

Onun nerede olduğunu biliyoruz.

Me tiedämme, missä se on.

- En azından Tom'un yaşadığını biliyoruz.
- Hiç olmazsa Tom'un hayatta olduğunu biliyoruz.

- Tiedämme ainakin että Tom on elossa.
- Tiedämme ainakin sen, että Tom on elossa.

Ülkenin her hapishanesini biliyoruz. Neden?

Tunnemme kaikki maan vankilat. Miksi?

Hepimiz kimsenin mükemmel olmadığını biliyoruz.

- Kaikkihan me tiedämme, että kukaan ei ole täydellinen.
- Kaikkihan me tiedämme, ettei kukaan ole täydellinen.

Burada ne olduğunu hepimiz biliyoruz.

Me kaikki teidämme mitä täällä tapahtuu.

İnsanların birlikte yemek pişirmeyi sevdiklerini biliyoruz

Tiedämme, että ihmiset tykkäävät leipoa yhdessä,

Bunun doğru olmadığını ikimiz de biliyoruz.

- Tiedämme molemmat, että tämä ei ole oikein.
- Me tiedämme molemmat, että tämä ei ole oikein.
- Me molemmat tiedämme, että tämä ei ole oikein.

Tom'a ne olduğunu ikimiz de biliyoruz.

Me molemmat tiedämme mitä Tomille tapahtui.

Filipinlerin en yüksek dağına ne denildiğini biliyoruz.

Tiedämme, millä nimellä Filippiinien korkeinta vuorta kutsutaan.

Biz onun cesur bir adam olduğunu biliyoruz.

Tiedämme että hän on urhea mies.

Ama artık biliyoruz ki bu, milyarlarca tek hücreli canlının eseri.

Mutta nyt tiedämme niiden johtuvan miljardeista yksisoluisista eliöistä,

Ülkemize ne borçlu olduğumuzu hepimiz biliyoruz. Vergi dairesi bize bildirir.

Kaikki tiedämme olevamme velkaa maallemme. Verohallitus kyllä siitä muistuttaa.

Ama bunun sizi yıldırmasın. Vahşi doğa şaşırtıcıdır. Artık hangi yönün batı olduğunu biliyoruz,

Mutta ei anneta sen haitata. Erämää voi olla hankala. Nyt tiedämme, missä päin länsi on.

Bizim uzun ve soğuk bir kışımız var ama bunun nasıl tadını çıkaracağımızı biliyoruz.

Meillä on pitkä ja kylmä talvi, mutta tiedämme miten nauttia siitä.

Uçağın, Hells Canyon adındaki bu acımasız çölde, dört bin kilometrelik alanda bir yere düştüğünü biliyoruz.

Lentokone teki pakkolaskun 130 neliökilometrin alueelle, joka tunnetaan armottomana Hell's Canyonin autiomaana.

Ama hastaneye gitmediği için testere pullu engerek ısırdıktan 40 gün sonra ölen birini biliyoruz. Kan kaybından öldü.

On tapaus, jossa mies kuoli 40 päivää sahasuomukyyn pureman jälkeen, koska hän ei saanut hoitoa. Hän vuoti kuiviin.

Biz koyu tenli insanlardan daha kolayca yanan mavi gözlü kırmızı saçlı kimselerin güneş ışığına karşı duyarlı olduğunu hepimiz biliyoruz.

Tiedämme, että sinisilmäiset punapäät ovat herkempiä päivänpaisteelle; he palavat tummaihoisempia helpommin.