Translation of "Yaşadığını" in Finnish

0.060 sec.

Examples of using "Yaşadığını" in a sentence and their finnish translations:

Burada yaşadığını biliyorum.

Tiedän, että asut täällä.

- Onun nerede yaşadığını biliyor musun?
- Nerede yaşadığını biliyor musun?
- Nerede yaşadığını biliyor musunuz?
- Onun nerede yaşadığını biliyor musunuz?

- Tiedätkö missä hän asuu?
- Tiedätkö sinä, missä hän asuu?
- Tiedättekö te, missä hän asuu?

Boston'da yaşadığını söylediğini düşünüyordum.

Luulin, että sanoit asuvasi Bostonissa.

Nerede yaşadığını Tom'a söylemedim.

En kertonut Tomille missä sinä asuit.

Tom'un nerede yaşadığını bulmalıyım.

Minun on saatava selvää missä Tom asuu.

Tom ile yaşadığını sanıyordum.

Luulin, että asut yhdessä Tomin kanssa.

Tom'un Boston'da yaşadığını unuttum.

Unohdin, että Tomi asui ennen Bostonissa.

Onun nerede yaşadığını düşünüyorsunuz?

Missä luulet, että hän asuu?

Kızın nerede yaşadığını biliyor musun?

Tiedätkö missä tyttö asuu?

Onun nerede yaşadığını merak ediyorum.

Missähän hän asuu?

Tom'un nerede yaşadığını bile bilmiyorum.

En edes tiedä missä Tom asuu.

Tom nerede yaşadığını Mary'ye söylemeyecek.

Tom ei suostunut kertomaan Marille missä hän asui.

Tom Mary'nin nerede yaşadığını sordu.

Tom kysyi missä Mari asui.

Tom'un nerede yaşadığını hatırlıyor musun?

Muistatko missä Tom asuu?

Tom bana Avustralya'da yaşadığını söyledi.

Tom kertoi minulle, että asuit aikaisemmin Australiassa.

Onun nerede yaşadığını biliyor musun?

Tiedätkö missä hän asuu?

Tom Mary'nin nerede yaşadığını biliyor.

Tom tietää missä Mary asuu.

Tom'un nerede yaşadığını biliyor musunuz?

Tiedätkö, missä Tomi asuu?

- Sizden biri onun nerede yaşadığını biliyor mu?
- Onun nerede yaşadığını bileniniz var mı?

Tietääkö kukaan teistä missä hän asuu?

Tom Mary'nin nerede yaşadığını bilmek istiyordu.

- Tom halusi tietää missä Mari asui.
- Tom tahtoi tietää missä Mari asui.

Tom'un şu anda nerede yaşadığını bilmiyorum.

En tiedä missä Tom asuu tällä hetkellä.

Mary'nin sorun yaşadığını Tom'a söyledin mi?

Kerroitko Tomille, että Marilla oli vaikeuksia?

Tom muhtemelen Mary'nin nerede yaşadığını biliyor.

Luultavasti Tomi tietää, missä Mari asuu.

Tom bana Mary'nin nerede yaşadığını bildiğini söyledi.

Tom kertoi minulle tietävänsä missä Mary asui.

Dünyanın en güzel kadınlarının Boston'da yaşadığını duydum.

Olen kuullut että maailman kauneimmat naiset asuvat Bostonissa.

- En azından Tom'un yaşadığını biliyoruz.
- Hiç olmazsa Tom'un hayatta olduğunu biliyoruz.

- Tiedämme ainakin että Tom on elossa.
- Tiedämme ainakin sen, että Tom on elossa.