Translation of "Yiyorlar" in English

0.015 sec.

Examples of using "Yiyorlar" in a sentence and their english translations:

- Et yiyorlar.
- Onlar et yiyorlar.

They eat meat.

Elmalarını yiyorlar.

- They are eating their apples.
- They're eating their apples.

İnekler ot yiyorlar.

- The cows are eating grass.
- Cows eat grass.

Onlar elmalar yiyorlar.

- They're eating apples.
- They're eating the apples.

Onlar elmaları yiyorlar.

They're eating the apples.

Onlar sandviç yiyorlar.

- They are eating sandwiches.
- They're eating sandwiches.

Onlar balık yiyorlar.

They eat fish.

Sincaplar fındık yiyorlar.

Squirrels eat hazelnuts.

Onlar jambon yiyorlar.

They eat ham.

Sağlıklı yemek yiyorlar.

They eat healthy foods.

Onlar akşam yemeği yiyorlar.

They are having dinner.

Onlar bu şeyleri yiyorlar.

They eat these things.

Onlar bir sandviç yiyorlar.

They are eating a sandwich.

Onlar çok pirinç yiyorlar.

They eat a lot of rice.

Bahçede öğle yemeği yiyorlar.

They are having lunch in the garden.

Onlar elmayı yiyorlar mı?

Are they eating the apple?

İnekler çayırda ot yiyorlar.

- Cows are eating grass in the meadow.
- Cows are grazing in the meadow.

Muhtemelen şarap içip peynir yiyorlar

probably having some wine and cheese,

Çünkü onlar akşam yemeği yiyorlar.

Because they're eating dinner.

Çocuklar verandada bir aperitif yiyorlar.

The children are having a snack on the patio.

Kanadalılar çok balık yiyorlar mı?

Do Canadians eat a lot of fish?

Onlar orada dayanıp patates cipsi yiyorlar.

They are standing there and eating potato chips.

Senin çocuklar kahvaltıda genelde ne yiyorlar?

What do your children usually eat for breakfast?

Yemek odasında şimdi akşam yemeği yiyorlar.

They're eating dinner now in the dining room.

Onlar sadece şu anda yemek yiyorlar.

They are eating just now.

Onlar kart oynarken ayçiçeği çekirdeği yiyorlar.

They eat sunflower seeds while playing cards.

Gün ortası. İnsanlar öğle yemeği yiyorlar.

It is midday. The men are eating lunch.

Tom ve Mary öğle yemeği yiyorlar.

Tom and Mary are eating lunch.

Bu sivrisinekler beni canlı canlı yiyorlar!

These mosquitos are eating me alive!

Onlar buluşmalarında bir Meksika yemeği yiyorlar.

They're having a Mexican dinner on their date.

Tom ve diğerleri zaten yemek yiyorlar.

Tom and the others are already eating.

Marisol ve Johnny biraz pizza yiyorlar.

Marisol and Johnny are eating some pizza.

Tom ve Mary verandada yemek yiyorlar.

Tom and Mary are eating on the veranda.

Tom ve Mary aynı şeyi yiyorlar.

Tom and Mary are eating the same thing.

Benim evimin arkasındaki inekler sadece laleleri yiyorlar.

The cows behind my house only eat tulips.

Tom ve Mary kafeteryada öğle yemeği yiyorlar.

Tom and Mary are having lunch in the cafeteria.

Tom ve Mary aynı şeyi mi yiyorlar?

Are Tom and Mary eating the same thing?

Tom ve Mary şimdi öğle yemeği yiyorlar.

Tom and Mary are now eating lunch.

Yanni ve Skura bahçedeki taze incirleri yiyorlar.

Yanni and Skura are eating fresh figs in the yard.

Tom ve Mary her gece birlikte yemek yiyorlar.

Tom and Mary have dinner together almost every night.

Tom ve Mary televizyon izliyorlar ve patates cipsi yiyorlar.

Tom and Mary are watching TV and eating potato chips.

- Onlar sağlıklı yemekler yerler.
- Sağlıklı yemek yerler.
- Sağlıklı yemek yiyorlar.

They eat healthy foods.

Tom ve Mary haftada iki veya üç kez biftek yiyorlar.

Tom and Mary eat steak two or three times a week.

Benim dünyamdaki herkes birer midilli, onlar gökkuşağı yiyorlar kakaları da kelebek.

In my world everyone’s a pony and they all eat rainbows and poop butterflies.