Translation of "Yaparım" in English

0.011 sec.

Examples of using "Yaparım" in a sentence and their english translations:

Zevkle yaparım.

I'll do it with pleasure.

Yine yaparım.

I'd do it again.

İstediğimi yaparım.

I do what I want.

Zamanım olursa, yaparım.

If I get time, I will.

Sensiz ne yaparım?

What would I do without you?

Ama onu yaparım.

But I'll do it.

Onu memnuniyetle yaparım.

I will do it gladly.

İşimi iyi yaparım.

- I do my job well.
- I do my work well.
- I'm good at my job.

Bunu nasıl yaparım?

How do I do that?

Şimdi ne yaparım?

What do I do now?

Sonra ne yaparım?

Then what do I do?

Oldukça iyi yaparım.

I do pretty well.

Onu çok yaparım.

I do that a lot.

Onu bazen yaparım.

- I do that sometimes.
- I sometimes do that.
- Sometimes I do that.

Bana söylenileni yaparım.

- I do what I'm told.
- I do what I'm told to do.

Ben gerekeni yaparım.

I do what is required.

Kuralları ben yaparım.

I make the rules.

Çok şey yaparım.

I do a lot of things.

Onu kendim yaparım.

I'll do it myself.

Tamam, onu yaparım.

Okay, I'll do it.

Ben spor yaparım.

I practice sports.

Sabahleyin egzersiz yaparım.

I do exercises in the morning.

Bazen hatalar yaparım.

Sometimes I make mistakes.

Ben hatalar yaparım.

I do make mistakes.

Birçok yemek yaparım.

I do a lot of cooking.

Çok kayak yaparım.

I do a lot of skiing.

Ben bunu yaparım.

I do that.

Mümkünse bunu yaparım.

I'll do that if possible.

Onu yapabilirsem yaparım.

I'll do that if I can.

- Ben nadiren hatalar yaparım.
- Ben nadiren hata yaparım.

- I seldom make mistakes.
- I seldom make a mistake.
- I rarely make a mistake.

- Sık sık hata yaparım.
- Ben sık sık hatalar yaparım.

I often make mistakes.

- Her sabah kahvaltı yaparım.
- Ben her sabah kahvaltı yaparım.

- I have breakfast every morning.
- I eat breakfast every morning.

- Ben sık sık kayak yaparım.
- Sık sık kayak yaparım.

I often ski.

Hobi olarak resim yaparım.

I draw for a hobby.

Ben bütün işi yaparım.

I do all the work.

Her türlü işi yaparım.

I'll do any kind of work.

Saat yedide kahvaltı yaparım.

I have breakfast at seven.

Genellikle gece duş yaparım.

I usually shower at night.

Her sabah kahvaltı yaparım.

I have breakfast every morning.

Her gün banyo yaparım.

I bathe every day.

Gün boyunca çeviri yaparım.

I translate all day long.

Ben bunu hep yaparım.

I do it all the time.

Ben işimi iyi yaparım.

I do my work well.

Tom ararsa ne yaparım?

What do I do if Tom calls?

Elimden gelse onu yaparım.

- I'd do it if I could.
- I would do it if I could.

Zamanım olursa onu yaparım.

If I have time, I'll do it.

Tom'la çok iş yaparım.

I do a lot of business with Tom.

Sadece benim yapabileceğimi yaparım.

I just do what I can do.

Kendi kurallarımı ben yaparım.

I make my own rules.

Tom'a yüklü ödeme yaparım.

I pay Tom well.

- Ben kayarım.
- Kayak yaparım.

I ski.

Zorunda olursam onu yaparım.

I'll do it if I have to.

Neredeyse her şeyi yaparım.

I'd do almost anything.

Ben nadiren hatalar yaparım.

I seldom make mistakes.

İstediğin her şeyi yaparım.

- I'll do anything you ask.
- I'll do anything that you ask.

Sabah altıda yürüyüş yaparım.

I take a walk at six in the morning.

Erken kalkma pratiği yaparım.

I practice early rising.

Yerinde olsam, aynısını yaparım.

- If I were you, I would do the same.
- If I were you, I'd do the same.

Sabahları hep banyo yaparım.

I always take a bath in the morning.

Rusça'dan Kazakça'ya çeviri yaparım.

I translate from Russian into Kazakh.

- Yapabilsem yaparım.
- Yapabilsem yapardım.

I would do it if I could.

Bunu her gün yaparım.

I do this every day.

Ben kendi işimi yaparım.

I do my own thing.

Onu her zaman yaparım.

I always do that.

Ben çok hata yaparım.

I make too many mistakes.

Yerinde olsam onu yaparım.

If I were you, I'd do that.

Ben bazen hatalar yaparım.

I sometimes make mistakes.

Bunu ben de yaparım!

- I do this too.
- I do this too!

Ben bunu nasıl yaparım?

How do I do it?

Ben günaşırı spor yaparım.

I work out every other day.

Söylediğin her şeyi yaparım.

I'll do anything you say.

Genellikle gece banyo yaparım.

I usually take a bath at night.

Eğer isterseniz onu yaparım.

In case you want, I will do it.

Ödevimi daha sonra yaparım.

I'll do my homework later.

Bilgisayarlarla ilgili iş yaparım.

I do work related to computers.

Ben kendi hünerlerimi yaparım.

I do my own stunts.

Kendime inanıyorum, gerçekten yaparım.

I believe in myself, I really do.

Çok fazla spor yaparım.

I play lots of sports.

Sık sık hata yaparım.

I often make mistakes.

Genellikle gönüllü iş yaparım.

I often do volunteer work.

Ben onu nadiren yaparım.

- I hardly ever do that.
- I seldom do that.
- I rarely do that.

Günde otuz şınav yaparım.

I do thirty pushups a day.

Onu ender olarak yaparım.

- I hardly ever do that.
- I seldom do that.
- I rarely do that.

Ben nadiren onu yaparım.

I rarely ever do that.

Bunu sık sık yaparım.

I often do that.

Bana söylendiği gibi yaparım.

I do as I'm told.

Bunu yapmamı istiyorsan yaparım.

If you want me to do that, I will.

Bunu yapmamı istersen yaparım.

If you need me to do that, I will.

Eğer istersen bunu yaparım.

I'll do that if you ask me to.

Israr edersen onu yaparım.

I'll do that if you insist.

Yağmur yağarsa, onu yaparım.

If it rains, I'll do that.