Translation of "Yıkayarak" in English

0.002 sec.

Examples of using "Yıkayarak" in a sentence and their english translations:

Kılıcındaki kanı yıkayarak temizledi.

He washed the blood off his sword.

Mürekkep lekesi, yıkayarak çıkarılamaz.

The ink stain will not wash out.

Tom ellerindeki kanı yıkayarak çıkardı.

Tom washed the blood off his hands.

Bu mürekkep lekesi yıkayarak çıkmaz.

This ink stain will not wash out.

Tom giysilerindeki kanı yıkayarak çıkarmaya çalıştı.

Tom tried to wash the blood off his clothes.

Ben bütün sabahı elbiseleri yıkayarak geçirdim.

I spent all morning washing clothes.

Tom onu çok sıcak olan suda yıkayarak en sevdiği gömleğini mahvetti.

Tom ruined his favorite shirt by washing it in water that was too hot.