Translation of "Lekesi" in English

Kan lekesi çıkarılamaz.

- The blood-stain cannot be removed.
- The blood stain can't be removed.

Yanağında ruj lekesi var.

You have lipstick on your cheek.

Bir yağ lekesi var.

There's a grease spot.

Mürekkep lekesi, yıkayarak çıkarılamaz.

The ink stain will not wash out.

Gömleğinde bir sos lekesi vardı.

On his shirt there was a sauce stain.

Dan duvarda kan lekesi buldu.

Dan found blood spatter on the wall.

Bu mürekkep lekesi yıkayarak çıkmaz.

This ink stain will not wash out.

Kahve lekesi halıyı mahvedecek mi?

Will the coffee stain ruin the carpet?

Bence bu mürekkep lekesi çıkar.

- I think it'll be possible to get this ink stain out.
- I think that it'll be possible to get this ink stain out.

Çocuğun gömleğinde bir boya lekesi var.

The boy has a paint spot on his shirt.

Senin kravatında bir kahve lekesi var.

There's a coffee stain on your necktie.

Bu formda bir mürekkep lekesi yaptım.

I got an ink blot on this form.

Tom'un sol bacağında bir doğum lekesi var.

Tom has a birthmark on his left leg.

Benim mavi elbisemde bir kan lekesi ortaya çıktı.

My blue dress appeared with a blood stain.

Bu adamım gözün etrafında bir doğum lekesi var.

That person has a mole at the side of his eye.

Onun teni süt gibi beyazdı ve hiçbir yerinde tek bir lekesi yoktu.

Her skin was white as milk and she had not a single blemish anywhere.

Biz beyazlatma gibi işlemleri yaparız. Ayrıca tütün lekesi çıkarırız ve diğer temizleme işlemlerini yaparız.

We carry out treatments like whitening. We also do tobacco stain removal and other cleaning procedures.