Translation of "Uykuya" in English

0.014 sec.

Examples of using "Uykuya" in a sentence and their english translations:

Uykuya daldık.

We fell asleep.

Bebek uykuya daldı.

The baby fell asleep.

Çalışıyorken, uykuya daldı.

While he was studying, he fell asleep.

Uykuya ihtiyacım var.

- I have to sleep.
- I need sleep.
- I need to sleep.
- I must sleep.

- Uyuyakaldım.
- Uykuya gittim.

- I fell asleep.
- I nodded off.

O uykuya daldı.

- She fell asleep.
- He fell asleep.

Uykuya ihtiyacın var.

You need sleep.

Tom uykuya daldı.

Tom dozed off to sleep.

Hepimiz uykuya daldık.

We all fell asleep.

Tekrar uykuya dalamadım.

I couldn't fall back to sleep.

Ölüm uykuya benzer.

Death is similar to sleep.

Sonunda uykuya daldım.

I finally fell asleep.

Uykuya ihtiyacımız var.

We need sleep.

Uykuya ihtiyacın olacak.

You'll need sleep.

Belki uykuya daldım.

Maybe I fell asleep.

Hemen uykuya daldım.

I fell asleep right away.

uykuya ihtiyacınız olduğunu biliyoruz,

to actually get your brain ready,

Bebek derhal uykuya daldı.

The baby went to sleep at once.

Masamda çalışırken uykuya daldım.

I fell asleep while studying at my desk.

Uykuya dalmak elimde değildi.

I couldn't help falling asleep.

Şair ölümü uykuya benzetti.

The poet compared death to sleep.

Radyo açıkken uykuya daldı.

He fell asleep with the radio on.

O hemen uykuya daldı.

He fell asleep right away.

Laptopum açıkken uykuya daldım.

I fell asleep with my laptop on.

Lambayı kapatıp uykuya daldım.

I turned the lamp off and fell asleep.

Sonunda bebek uykuya daldı.

At last, the baby fell asleep.

O, yatakta uykuya yattı.

He lay asleep in the bed.

Çocukların uykuya ihtiyacı var.

- Kids need sleep.
- Children need sleep.

Kriyojenik uykuya dalmak istiyorum.

I want to be put into cryogenic sleep.

Biraz uykuya ihtiyacım var.

I need some sleep.

İkimiz de uykuya daldık.

We both fell asleep.

Tom'un uykuya olduğunu düşündüm.

- I thought Tom was asleep.
- I thought that Tom was asleep.

Keşke böyle uykuya dalabilsem.

I wish I could drop off to sleep like that.

Gazeteyi okurken uykuya daldı.

He fell asleep while reading the newspaper.

Uykuya ihtiyacın olduğunu düşündüm.

- I thought you needed the sleep.
- I thought that you needed the sleep.

Uyanmak uykuya dalmanın tersidir.

Waking up is the opposite of falling asleep.

Yorgunum, fakat uykuya dalamam.

I'm tired, but I can't fall asleep.

Tom uykuya dalmaya başladı.

Tom started to drift off to sleep.

Tom okurken uykuya daldı.

Tom fell asleep while reading.

Tom tekrar uykuya daldı.

Tom fell back to sleep.

Uykuya karşı mücadele ettim.

I fought against sleep.

Çocukların yakında uykuya daldılar.

The children soon fell asleep.

Tom yine uykuya daldı.

Tom fell back asleep.

Tom'un uykuya ihtiyacı var.

Tom needs his sleep.

Tom hızla uykuya daldı.

- Tom quickly fell asleep.
- Tom fell asleep quickly.

Tom çabucak uykuya daldı.

- Tom quickly fell asleep.
- Tom fell asleep quickly.

Çocuğu uykuya dalmış buldum.

- I found the boy fast asleep.
- I found the boy sound asleep.

Tom nihayet uykuya daldı.

Tom finally fell asleep.

Tom kanepede uykuya daldı.

- Tom fell asleep on the sofa.
- Tom fell asleep on the couch.

Ders sırasında uykuya daldım.

I went to sleep during the lesson.

O uykuya dalmak üzere.

He is about to fall sleep.

Tom uykuya dalmak üzere.

Tom is about to fall asleep.

Tom hemen uykuya daldı.

- Tom fell asleep immediately.
- Tom immediately fell asleep.

Senin uykuya daldığını düşündüm.

- I thought you'd fallen asleep.
- I thought that you'd fallen asleep.

Benim uykuya ihtiyacım var.

I need a kip.

Uykuya dalmakta zorluk çekmedim.

I had no trouble falling asleep.

TV izlerken, ben uykuya daldım.

- Watching TV, I fell asleep.
- I fell asleep while watching TV.

Tom'un biraz uykuya ihtiyacı var.

Tom needs some sleep.

O derin bir uykuya daldı.

- He fell into a deep sleep.
- She fell into a profound sleep.

O, derin bir uykuya daldı.

She fell into a deep sleep.

Çocukların çok uykuya ihtiyacı vardır.

Children require much sleep.

Ben bir kazakla uykuya daldım.

I fell asleep with a sweater on.

Bebek uykuya dalmış gibi görünüyordu.

The baby seemed to be fast asleep.

Telefon çaldığında henüz uykuya dalmıştım.

I had hardly fallen asleep when the telephone rang.

Tom uykuya dalmakta zorluk yaşadı.

Tom had trouble falling asleep.

Uzun bir uykuya ihtiyacım var.

I need a long nap.

Kısa bir uykuya ihtiyacım var.

I need a nap.

Dokuz saat uykuya ihtiyacım var.

I need nine hours of sleep.

Tom, pencere açık uykuya daldı.

Tom fell asleep with the window open.

Tom lamba açık uykuya daldı.

Tom fell asleep with the light on.

Sonunda ikisi de uykuya daldı.

Finally they both fell asleep.

Bebek annesinin kucağında uykuya dalmıştı.

The baby was sound asleep in her mother's arms.

Sanırım biraz uykuya ihtiyacım var.

I guess I need a little sleep.

Sadece biraz uykuya ihtiyacım var.

I just need some sleep.

Bence biraz uykuya ihtiyacın var.

I think you need some sleep.

Uykuya dalmak uzun zamanımı aldı.

It took me a long time to fall asleep.

Biraz uykuya ihtiyacın olduğunu düşündüm.

- I thought you needed some sleep.
- I thought that you needed some sleep.

Bir kitap okuyorken uykuya daldı.

While reading a book, he fell asleep.

Tom derin bir uykuya daldı.

Tom fell into a deep sleep.

Tom gazete okurken uykuya daldı.

Tom fell asleep while reading the newspaper.

Tom kitap okurken uykuya daldı.

Tom fell asleep while reading a book.

Tom uykuya dalmış gibi görünüyor.

It looks like Tom has fallen back to sleep.

Araba sürerken uykuya dalmaktan korktum.

- I was afraid I might fall asleep while driving.
- I was afraid that I might fall asleep while driving.

Ben sıkıldım ve uykuya daldım.

I was bored and I fell asleep.

O pencere açıkken uykuya daldı.

He fell asleep with the window open.

Yatağa gider gitmez uykuya daldı.

As soon as he went to bed, he fell asleep.

Çocukların çok uykuya ihtiyaçları vardır.

Children need a lot of sleep.

Kaç saat uykuya ihtiyacın var?

How many hours of sleep do you need?

Biz çocuğu uykuya dalmış bulduk.

We found the boy fast asleep.