Translation of "Uğradı" in English

0.015 sec.

Examples of using "Uğradı" in a sentence and their english translations:

Tom uğradı.

- Tom came.
- Tom came over.

Yanni uğradı.

Yanni stopped by.

O, evime uğradı.

- He called at my house.
- He dropped in at my house.

Tom bugün uğradı.

Tom stopped by today.

Birisi uğradı mı?

Did anybody come by?

Dün ofisine uğradı.

I called at his office yesterday.

Tom saldırıya uğradı.

- Tom was assaulted.
- Tom was attacked.

O, kitapçıya uğradı.

He dropped in at the bookstore.

Tom haksızlığa uğradı.

Tom felt wronged.

Sami saldırıya uğradı.

Sami was assaulted.

Eski arkadaşlar bana uğradı.

Old friends called on me.

Eski arkadaşım evime uğradı.

My old friend dropped in at my house.

Bob amcasının evine uğradı.

Bob dropped in at his uncle's house.

O, bir kitapçıya uğradı.

He dropped in at a bookstore.

Tom hayal kırıklığına uğradı.

Tom was disillusioned.

Mary hayal kırıklığına uğradı.

Mary was disappointed.

Tom ziyaret için uğradı.

Tom dropped by for a visit.

Tom bugün tekrar uğradı.

Tom stopped by again today.

Tom bir kazaya uğradı.

Tom met with an accident.

O, benim eve uğradı.

He came over to my house.

O benim evime uğradı.

He stopped by my house.

Birisi dün ona uğradı.

Someone called on her yesterday.

O hayal kırıklığına uğradı.

He was disappointed.

Dün benim evime uğradı.

She dropped in at my house yesterday.

Ordu habersizce saldırıya uğradı.

The army was unexpectedly attacked.

Tom dün gece uğradı.

Tom came over last night.

Tom o gece uğradı.

Tom did come over that night.

Önce Fadıl saldırıya uğradı.

Fadil was attacked first.

Leyla vahşice tecavüze uğradı.

Layla was savagely raped.

Leyla sınıfta zorbalığa uğradı.

Layla was bullied in class.

Sami acımasızca saldırıya uğradı.

Sami was brutally attacked.

- Dan bir soyguncu tarafından saldırıya uğradı.
- Dan bir gaspçının saldırısına uğradı.

Dan was assaulted by a mugger.

Küçük düşürücü bir bozguna uğradı.

rout at Alcañiz.

Ancak orduları büyük kayıplara uğradı.

Haçlılar bozguna uğradı ve yakalandı.

The bulk of the Crusader troops were destroyed or captured.

Ancak kendisi ağır kayıplara uğradı

but having suffered heavy losses himself, he was forced to retreat to Hungary,

Stadyum beyzbol hayranlarının akınına uğradı.

The stadium was flooded with baseball fans.

Yolcu gemisi Hong Kong'a uğradı.

The liner called at Hong Kong.

O sık sık bana uğradı.

He often dropped in on me.

O bizi görmek için uğradı.

He dropped in to see us.

Şehir deprem sebebiyle yıkıma uğradı.

The city was devastated by the earthquake.

Bir kız metroda saldırıya uğradı.

A girl was assaulted on the métro.

O aşkta hayal kırıklığına uğradı.

She was disappointed in love.

Kullanışlı olması modanın hezimetine uğradı.

from there, women’s pockets fell victim to fashion over function:

Tom babası tarafından tecavüze uğradı.

Tom was raped by his father.

Tom şiddetli hayal kırıklığına uğradı.

Tom was bitterly disappointed.

Tom açıkçası hayal kırıklığına uğradı.

Tom was obviously disappointed.

Tom bir süre önce uğradı.

Tom stopped by a while ago.

Tom benimle konuşmak için uğradı.

Tom came over to talk to me.

O dün gece bana uğradı.

He dropped in on me last night.

Dan, Linda'yı almak için uğradı.

Dan stopped by to pick up Linda.

Bazı kişiler hayal kırıklığına uğradı.

Some people are disappointed.

Beklentileri karşılanmadığından hayal kırıklığına uğradı.

He was disappointed that his expectations were not met.

Tom açıkça hayal kırıklığına uğradı.

Tom is clearly disappointed.

Onlar oğullarında hayal kırıklığına uğradı.

- They are disappointed in their son.
- They're disappointed in their son.

Tom dün gece Mary'ye uğradı.

Tom dropped in on Mary last night.

İngiliz Ordusu Dunkirk'te başarısızlığa uğradı.

The British Army was stranded at Dunkirk.

Tom bizi görmek için uğradı.

Tom dropped in to see us.

O zaman zaman bize uğradı.

He dropped in on us from time to time.

Leyla, Sami tarafından tecavüze uğradı.

Layla was raped by Sami.

Leyla 13 yaşında tecavüze uğradı.

Layla was raped at 13.

Tom sadece hayal kırıklığına uğradı.

Tom is just disappointed.

Tom dün sabah evime uğradı.

Tom came by my house yesterday morning.

Üvey babası tarafından istismara uğradı.

She was abused by her stepfather.

- Sami bir su aygırı tarafından saldırıya uğradı.
- Sami bir hipopotam tarafından saldırıya uğradı.

Sami was attacked by a hippo.

Beynimiz büyük bir genetik mutasyona uğradı

our brains underwent a major genetic mutation,

Haberi duyduğunda biraz hayal kırıklığına uğradı.

He was somewhat disappointed to hear the news.

Onun mektubu gelmedi, hayal kırıklığına uğradı.

To her disappointment, his letter didn't come.

Tom 2.30'da benim yerime uğradı.

Tom came over to my place at 2:30.

Tom teşekkürler demek için geçerken uğradı.

Tom dropped by to say thanks.

Bir köpek balığı tarafından saldırıya uğradı.

He was attacked by a shark.

O, dün gece benim evime uğradı.

He dropped in at my house last night.

Tom bir köpekbalığı tarafından saldırıya uğradı.

Tom was attacked by a shark.

Genç adam aşkta hayal kırıklığına uğradı.

The young man was disappointed in love.

Tom son derece hayal kırıklığına uğradı.

Tom was utterly disappointed.

Tom uğradı ve bana yardım etti.

Tom came over and helped me.

Tom bir ayı tarafından saldırıya uğradı.

- Tom got attacked by a bear.
- Tom was attacked by a bear.

Bir genç kız metroda saldırıya uğradı.

A girl was assaulted on the métro.

Tom dün gece benim evime uğradı.

Tom came over to my house last night.

Tom açıkçası çok hayal kırıklığına uğradı.

Tom was obviously very disappointed.

CEO sonuçla çok hayal kırıklığına uğradı.

The CEO is very disappointed with the result.

Tom açıkça biraz hayal kırıklığına uğradı.

Tom was clearly a little disappointed.

İranlı iki fizik profesörü suikaste uğradı.

Two Iranian professors of physics were assassinated.

Linda, Dan tarafından cinsel saldırıya uğradı.

Linda was sexually assaulted by Dan.

Dan bir kurt tarafından saldırıya uğradı.

Dan was attacked by a wolf.

Tom bir kurt tarafından saldırıya uğradı.

Tom was attacked by a wolf.

Dan iki kişi tarafından saldırıya uğradı.

Dan was assaulted by two people.

Mary, kilosu nedeniyle okulda zorbalığa uğradı.

Mary was bullied at school because of her weight.