Translation of "Tuvalette" in English

Tom tuvalette.

Tom is on the loo.

O tuvalette.

He's in the closet.

- O, tuvalette, çöplüğü alıyor.
- Tuvalette kakasını yapıyor.

He's in the toilet, taking a dump.

Tuvalette sigara içmeyin.

Don't smoke in the toilet.

Tuvalette okumak benim alışkanlığımdır.

It's my habit to read on the toilet.

- O tuvalettedir.
- O tuvalette.

He's in the closet.

O zaten uzun süredir tuvalette.

He's already been in the toilet for quite a while.

Onlardan biri tuvalette sigara içiyor.

One of them smokes in the toilet.

O, tuvalette sigara içmekten hoşlanır.

- He likes to smoke in the toilet.
- He likes smoking in the toilet.

Tuvalette gizlenerek oyun oynamayı durdurabilir misin?

Can you stop hiding in the toilet to play games?

Tom Mary'ye tuvalette sifonu çekmeyi unutmamasını hatırlattı.

Tom reminded Mary not to forget to flush the toilet.