Translation of "Tehlikeyle" in English

Onu tehlikeyle ilgili uyardım.

- I warned him of the danger.
- I warned him about the danger.

Tom tehlikeyle karşı karşıya geldi.

Tom was exposed to danger.

Biz herkesi tehlikeyle ilgili uyarmak için bağırdık.

We shouted in order to warn everyone of the danger.

Bir asker sık sık tehlikeyle yüzleşmek zorundadır.

A soldier often has to confront danger.

Ama anne bundan sonra, sarı rengi daima tehlikeyle

but now the mother will forever associate the color yellow

Ama her gece aynı tehlikeyle karşılaşacaklar. Köpek balıkları gidene kadar.

But they'll face the same danger night after night until the sharks leave town.