Translation of "Suçluyu" in English

Polis suçluyu bulabildi.

The police were able to find the criminal.

Vali suçluyu affetti.

The governor pardoned the criminal.

Onlar hâlâ suçluyu arıyorlar.

They are still looking for the criminal.

Polis kaçan suçluyu yakaladı.

The police captured the escaped criminal.

Polis suçluyu durdurmaya niyetliydi.

The police were intent on stopping the criminal.

Onlar aranan bir suçluyu tutukladılar.

They've arrested a known previous offender.

Biz suçluyu biliyoruz. Katili de biliyoruz.

We know the criminal. We also know the killer.

Polis silahını teslim etmesi için suçluyu ikna etti.

The police persuaded the criminal to surrender his weapon.

Masum bir adamı hapishaneye göndermek bir suçluyu serbest bırakmaktan daha kötüdür.

It's worse to send an innocent man to prison than to let a criminal go free.

Singapur'da bir suçluyu cezalandırmanın bir yolu onu ya da onu kırbaçlamaktır.

In Singapore, one way to punish a criminal is to whip him or her.