Translation of "Saygılı" in English

Saygılı ol!

Be respectful.

Saygılı olabilirim.

I can be courteous.

Tom saygılı.

Tom is respectful.

Tom saygılı değildi ama Mary saygılı idi.

Tom wasn't respectful, but Mary was.

- Arkadaşlarınıza saygılı davranın.
- Dostlarınıza karşı saygılı olun.

Treat your friends with respect!

Geleneklere saygılı olmalıyız.

We must have respect for tradition.

Yaşlılara saygılı olunmalı.

The old must be respected.

Tom oldukça saygılı.

Tom is quite courteous.

Öğretmenlerine karşı saygılı olmalısın.

You should be respectful to your teachers.

Yaşlılara karşı saygılı olmalıyız.

We should be considerate to the old.

Tom saygılı bir insandır.

Tom is a decent sort of guy.

Büyüklerime saygılı olmam öğretildi.

I was taught to respect my elders.

Ebeveynlerine karşı saygılı olmalısın.

You should be respectful to your parents.

Tom sana saygılı davranır.

Tom would treat you with respect.

İnsanlara daha saygılı davranmalısın.

You should treat people with more respect.

Tom'un saygılı olduğunu düşünüyorum.

- I think Tom is courteous.
- I think that Tom is courteous.

Ailene daha saygılı olmalısın.

You should be more considerate of your parents.

Kibar ve saygılı olun.

Be courteous and respectful.

Herkesin saygılı olmasını istiyorum.

I want everybody to be respectful.

Bireysel özgürlüklere saygılı olmalıyız.

We must respect individual liberty.

Sadece insanlara, sürece saygılı olmalısınız

You just have to respect the people and the process,

İnsanlar diğerlerine saygılı olduğunu gördüğünde,

People see you being respectful to other folks

Öğrenciler öğretmenlerine karşı saygılı değildiler.

The students were not respectful towards their teacher.

Doris herkesin hislerine karşı saygılı.

Doris is considerate of everybody's feelings.

O, yasalara saygılı bir vatandaş.

He's a law-abiding citizen.

Tüm vatandaşlar hukuka saygılı olmalı.

All citizens should respect the law.

Tom saygılı bir biçimde gülümsedi.

Tom smiled thoughtfully.

Eğer varsa amirlerine saygılı ol.

Be respectful to your superiors, if you have any.

Yazarlar medeni ve saygılı olmalı.

Contributors should be civil and respectful.

Her konuğa karşı saygılı olmalısın.

You must be courteous to any guest.

Tom sadece saygılı olmaya çalışıyor.

Tom is just trying to be respectful.

Tom terbiyeli, yasalara saygılı bir vatandaş.

- Tom's a decent, law-abiding citizen.
- Tom is a decent, law-abiding citizen.

Katılımcıların başkalarına saygılı cümleler eklemeleri gerekir.

Contributors should add sentences that are respectful of others.

Geçmişe bakıldığında, ona daha saygılı davranmalıydım.

In retrospect, I should have treated her with more respect.

Saygılı olmak için elimden geleni yapıyorum.

I try my best to be considerate.

İnsanlara her zaman saygılı davranmaya çalışıyorum.

I always try to treat people with respect.

Onu saygılı bir mesafede tutsan iyi olur.

You had better keep him at a respectful distance.

Arkadaşım Kei güzel, ama başkalarına saygılı değil.

My friend Kei is beautiful, but she is not considerate to others.

- Büyüklerine saygı göstermelisin.
- Büyüklerinize karşı saygılı olmalısınız.

You must respect your elders.

Tom kibar ve saygılı bir genç adamdır.

Tom is a nice and respectful young man.

Tom bana başkalarına karşı saygılı davranmamı söyledi.

Tom told me to treat others with respect.

Tom sınıf arkadaşlarının birbirlerine daha saygılı davranmalarını istedi.

Tom wished that his classmates would treat each other with more respect.

O çok hoş ve saygılı bir genç adam.

He's a very nice and respectful young man.

Derin ve saygılı huşuyla şamdanı önceki yerine koydum.

With deep and reverent awe I replaced the candelabrum in its former position.

Biri konuşurken saygılı olmalı ve müstehcen şeyler söylememelidir.

One must be respectful when speaking, and not say obscene things.

Yasalarımızdan tüm insanların insanlık onuruna saygılı olmasını talep etmeliyiz.

but including economic migrants and climate refugees.

Seni bir arkadaş olarak görüyor ve sana saygılı davranıyoruz.

We look at you as a friend, and treat you with respect.

Yani size saygılı olun diyemem yani bu benim hakkım değil

So I can't say be respectful to you so it's not my right

- Tom yasalara uyan bir vatandaştır.
- Tom kanunlara saygılı bir yurttaş.

Tom is a law-abiding citizen.

Son zamanlarda üstlerine saygılı dil kullanmayan bir sürü genç insan var.

Recently there are a lot of young people who don't use respectful language to their superiors.

Eğer insanlara biraz daha saygılı davranmaya başlamazsan, insanlar senden vebalı gibi kaçınmaya başlayabilir.

If you don't start treating people with a little more respect, people may start avoiding you like the plague.

Nagazaki ve Hiroşimanın nükleer bombalamalarından itibaren, Japonya saygılı ve barışçı bir geleneği sürdürmüştür.

Since the nuclear bombings of Nagasaki and Hiroshima, Japan has maintained a respectful and pacifist tradition.

Ama yine de toplum olarak birbirimize karşı daha saygılı olursak hep birlikte daha mutlu oluruz

But still, as a society, we would be happier together if we were more respectful towards each other.