Translation of "Söylesin" in English

Bırakın söylesin fikirlerini

let him tell his ideas

O, görüşünü söylesin.

Let him have his say.

Tom şarkı söylesin.

Let Tom sing.

Manyetik alan olduğunu söylesin

let me say there is a magnetic field

- Neden Tom size yalan söylesin?
- Neden Tom sana yalan söylesin?

Why would Tom lie to you?

Ne söylerse söylesin, ona inanma.

No matter what he says, don't trust him.

Ne söylerse söylesin ona inanma.

Don't trust him no matter what he says.

Ne söylerse söylesin ona güvenme.

Whatever he says, do not trust him.

Tom neden yalan söylesin ki?

Why would Tom lie?

Neden bu konuda yalan söylesin?

Why would he lie about that?

Neden Tom bize yalan söylesin?

Why would Tom lie to us?

Tom kendi başına şarkı söylesin.

Let Tom sing by himself.

O ne söylerse söylesin ona inanmıyorum.

Whatever she says, I don't believe her.

O ne söylerse söylesin ona güvenme.

Don't trust him, whatever he says.

Kim öyle söylerse söylesin, gerçek değil.

No matter who says so, it's not true.

Tom neden bir şey söylesin ki?

Why should Tom say anything?

O ne söylerse söylesin, doğru değil.

Whatever she said, it's not true.

O ne söylerse söylesin o ona inanır.

She believes him, whatever he says.

Tom yaşı hakkında niye yalan söylesin ki?

Why would Tom lie about his age?

O ne söylerse söylesin ona asla tekrar inanmayacağım.

No matter what he says, I'll never believe him again.

Tom böyle bir şey hakkında neden yalan söylesin?

Why would Tom lie about something like that?

Diğerleri ne söylerse söylesin ben sizin tarafınızda duracağım.

I'll stand by you no matter what others may say.

O, ona ne yapmasını söylerse söylesin o ona itaat eder.

She obeys him no matter what he tells her to do.

Onlar bana ne söylerse söylesin, hâlâ pazartesi günü Boston'a gitmeyi planlıyorum.

No matter what they tell me, I still plan to go to Boston on Monday.

Kaç kişi ona hatalı olduğunu söylerse söylesin Tom hâlâ haklı olduğu konusunda ısrar ediyor.

No matter how many people tell him he made a mistake, Tom still insists he's right.

Tom'a kaç kişi bir hata yaptığını söylerse söylesin, o hâlâ haklı olduğu konusunda ısrar ediyor.

No matter how many people tell Tom he made a mistake, he still insists he's right.