Translation of "Makbuz" in English

İşte benim makbuz.

Here's my receipt.

Makbuz ister misin?

Do you want a receipt?

Bir makbuz aldın mı?

Did you get a receipt?

Bir makbuz almayı unutma.

Be sure to get a receipt.

Bir makbuz istiyorum, lütfen.

I'd like a receipt, please.

Ben bir makbuz alabilir miyim.

May I have a receipt?

O bir makbuz aldı mı?

Did he get a receipt?

Tom makbuz destesini çekmeceye koydu.

Tom put the stack of receipts into the drawer.

Bana bir makbuz verin, lütfen!

Give me a receipt, please.

Bana bir makbuz vermeyi unuttun.

You forgot to give me a receipt.

Ben bir makbuz alabilir miyim?

Can I get a receipt?

Sami başka bir makbuz aldı.

Sami received another receipt.

- Tom fatura istedi.
- Tom fiş istedi.
- Tom makbuz istedi.

I asked for a receipt.

Bir makbuz alabilir miyim lütfen? Parama göz kulak olmam gerekiyor.

Could I have a receipt, please? I need to keep track of my money.

O, sayısız makbuz ve banka kayıtlarıyla ilgili yaptığı hesaplamalara dayandırarak, bilgisayarında tam bir mali kayıt yaptı.

He made a complete financial record on his computer, basing his calculations on countless receipts and bank records.