Translation of "Kulakları" in English

0.004 sec.

Examples of using "Kulakları" in a sentence and their english translations:

Hepimizin kulakları var.

We've all got ears.

Duvarların kulakları vardır.

The walls have ears.

- Bir tavşanın uzun kulakları vardır.
- Tavşanların uzun kulakları vardır.

- A rabbit has long ears.
- Rabbits have long ears.

Müzik kulakları tatmin eder.

Music gratifies the ears.

Karıncaların kulakları var mı?

Do ants have ears?

Kedilerin sivri kulakları var.

Cats have pointed ears.

Tavşanların büyük kulakları vardır.

Rabbits have big ears.

Tavşanların uzun kulakları vardır.

- A rabbit has long ears.
- Rabbits have long ears.

Neden tavşanların kulakları büyüktür?

Why are rabbits' ears big?

Vulkanların sivri kulakları var.

Vulcans have pointy ears.

Elflerin sivri kulakları vardır.

Elves have pointy ears.

Volkanlıların sivri kulakları vardır.

Vulcans have pointed ears.

Tom'un büyük kulakları var.

Tom has big ears.

- Sağır değil.
- Kulakları var.

He has ears.

Tavşanın uzun kulakları var.

The rabbit has long ears.

Çok büyük kulakları var.

She has very large ears.

Anneannemin kulakları hiç duymuyor.

My grandmother can't hear anything at all.

- Neden tavşanların uzun kulakları vardır?
- Tavşanların neden büyük kulakları vardır?

Why do rabbits have big ears?

- Tom'un kulakları pek iyi işitmiyor.
- Tom'un kulakları çok iyi duymuyor.

Tom doesn't hear very well.

"Bunlar kimin kulakları?" "Mickey Mouse'un."

"Whose ears are these?" "They are Mickey Mouse's."

Bir tavşanın uzun kulakları vardır.

A rabbit has long ears.

Neden tavşanların uzun kulakları var?

Why do rabbits have long ears?

Onun yelken gibi kulakları var.

She has sail-like ears.

Yaban tavşanlarının uzun kulakları vardır.

Hares have long ears.

Prens Charles'ın büyük kulakları var.

Prince Charles has big ears.

Tom'un kulakları pek duymuyor galiba.

Tom is pretty deaf, I think.

Çoğu tavşanın uzun kulakları vardır.

Most rabbits have long ears.

O ellerini sıkıca kulakları üzerinde tuttu.

She held her hands tightly over her ears.

Duvarların kulakları vardır, shouji'nin gözleri vardır.

Walls have ears, shouji have eyes.

Duvarların kulakları vardır, kapıların gözleri vardır.

The walls have ears, the doors have eyes.

Eşeğin neden böyle uzun kulakları var?

Why does the donkey have such long ears?

Gürültü kulakları sağır edici hale geliyor.

The noise is becoming deafening.

O, kulakları olan kirpileri asla görmediğini söylüyor.

She says that she's never seen hedgehogs with ears.

Tilkilerin uzun kuyrukları ve sivri kulakları vardır.

Foxes have long tails and pointed ears.

Bir tavşanın kulakları bir tilkininkinden daha uzundur.

The ears of a rabbit are longer than those of a fox.

Tavşanların uzun kulakları ve kısa kuyrukları vardır.

Rabbits have long ears and short tails.

Duvarların kulakları var, sürgülü kağıt kapıların gözleri var.

Walls have ears, sliding paper doors have eyes

Afrika filinin, Asya filinden daha büyük kulakları vardır.

The African elephant has bigger ears than the Asian elephant.

Tilkinin uzun bir kuyruğu ve sivri kulakları vardır.

The fox has a long tail and pointed ears.

Afrika fillerinin, Asya fillerinden daha büyük kulakları vardır.

African elephants have bigger ears than Asian elephants.

Bir tavşanın uzun kulakları ve kısa bir kuyruğu var.

A rabbit has long ears and a short tail.

Fillerin iki büyük kulakları olduğunu ama hala seni anlayamadıklarını biliyor musun?

Do you know that elephants have two enormous ears, but they still can't understand you?