Translation of "Büyük" in Chinese

0.015 sec.

Examples of using "Büyük" in a sentence and their chinese translations:

Ne kadar büyük çok büyük?

多大才称得上大型呢?

- O çok büyük.
- Çok büyük.

它太大了。

Göl büyük.

湖面十分宽广。

Büyük olacak.

變大了。

- O çok büyük.
- Bu çok büyük.

它太大了。

- Başın büyük belada.
- Sen büyük beladasın.

你们有大麻烦了。

- Bu elmalar büyük.
- Şu elmalar büyük.

那些蘋果很大。

Büyük annem ve büyük babam için kaygılanıyoruz.

- 我们担心着爷爷和奶奶。
- 我们担心着外公和外婆。

- Köpeğin çok büyük.
- Senin köpeğin çok büyük.

- 您的狗非常胖。
- 你的狗非常胖。

Onlar çok büyük.

他們非常大。

Yeterince büyük mü?

這麼大的夠用嗎?

Büyük köpekten korkmuşlar.

他們怕這隻大狗。

Talep çok büyük.

好大一颗钻。

O oldukça büyük.

它相当大。

Senin odan büyük.

- 你的房间很大。
- 你们的房间很大。
- 您的房间很大。

O çok büyük.

它很大。

Şu çok büyük.

那是很大的。

Büyük, değil mi?

很大, 不是嗎?

Büyük ilerleme yapıldı.

已经取得巨大进展。

Bu elmalar büyük.

那些蘋果很大。

Benim evim büyük.

我家很大。

Senin penisin büyük.

你的阴茎很大。

Bu köpekler büyük.

這些狗很大。

Bu çok büyük.

這個太大了。

O ev büyük.

- 那棟房子很大。
- 那栋房子很大。

Cüceler büyük demircidir.

矮人們是偉大的鐵匠。

Kız, oğlandan büyük.

她比他大。

Bu biraz büyük.

有點大。

- İngilizcede büyük ilerleme yapıyor.
- İngilizcede büyük ilerleme kaydediyor.

他的英語有很大的進步。

Büyük bir ağabeyim ve büyük bir ablam var.

我有一个哥哥,也有一个姐姐。

- O ondan daha yaşlıdır.
- Kız, oğlandan büyük.
- Ondan büyük.

她比他大。

Adını büyük harflerle yaz.

- 写下你名字的大写字母。
- 把你的名字用大写写下来。

Beethoven, büyük bir müzisyendi.

貝多芬是一個偉大的音樂家。

Onlar çok büyük elmalar.

他們是非常大的蘋果。

Seyirci ne kadar büyük?

你估計聽眾有多少?

Şirket büyük kayıplar yaşadı.

公司遭受了巨大的损失。

Kendine büyük evi aldı.

她給自己一間大房子。

Onun büyük kızı evlidir.

她的大女兒結婚了。

Büyük bir servete konacak.

他將會繼承大筆的遺產。

O büyük bir yiyicidir.

他是个大胃王。

O büyük bir çocuk.

他是個大男孩。

Tokyo büyük bir şehir.

东京是一个很大的城市。

Büyük ağaca yıldırım düştü.

這棵大樹遭到雷擊。

O, en büyük oğul.

- 他是长子。
- 他是最年长的儿子。

Ben büyük köpekleri sevmiyorum.

我不喜歡大狗。

Herkes büyük pizzaları seviyor.

所有人都喜欢大的比萨。

Büyük bir süpermarket vardır.

有一個大型超市。

Adınızı büyük harflerle yazın.

写下你名字的大写字母。

Ben büyük şehirleri sevmem.

我不喜歡大城市。

Sahara büyük bir çöldür.

撒哈拉沙漠广阔无垠。

Oradaki büyük binaya bak.

看那边那幢高楼。

Büyük bir burnun var.

你有一个大鼻子。

Tom büyük para kazanıyor.

汤姆赚很多钱。

O büyük anlaşma değil.

那没什么大不了的。

En büyük korkun nedir?

你最害怕的是什么?

Risk çok fazla büyük.

风险太大。

Bu elbiseler çok büyük.

這些洋裝太大。

Benim kaşığım daha büyük!

我的勺子更大!

Başo, en büyük şairdi.

Basho是最偉大的詩人。

Benim iştahım özellikle büyük.

我的饭量特别大。

Senin odan çok büyük.

- 你的房间很大。
- 你们的房间很大。
- 您的房间很大。

En büyük fark nedir?

最不一样的的是什么?

Bu büyük bir köpek.

这是一条很大的狗。

Tom benden daha büyük.

Tom比我高。

Çin büyük bir ülkedir.

中国是个巨大的国家。

Bu oda büyük değil.

這個房間不大。

Büyük bir süpermarketimiz var.

我們有一個大超市。

Bu ceket biraz büyük.

這件夾克有點太大了。

Alfabeyi büyük harflerle yazın.

写下字母的大写字母。

Aileniz ne kadar büyük?

你的家庭有多大?

Peter'ın kulübesi çok büyük.

彼得的農舍非常大。

Proje büyük bir başarıydı.

該計劃是一個大成功。

Cümleler büyük harfle başlar.

句子以一個大寫字母開頭。

Polonya büyük bir ülkedir.

波兰是个大国家。

Büyük bir köpeğim var.

我有条大狗。

Bu elmalar çok büyük.

这些苹果很大。

- Kyoto Osaka kadar büyük değildir.
- Kyoto, Osaka kadar büyük değildir.

京都不如大阪大。

- Büyük bir yanlış anlama oldu.
- Büyük bir yanlış anlaşılma olmuş.

这全部是一个大误会而已。

- Onun büyük bir potansiyeli var.
- O büyük bir potansiyele sahip.

- 他有极大的潜力。
- 他有極大的潛力。

- Rusya büyük finansal zorluklarla karşılaşıyor.
- Rusya büyük finansal zorluklarla karşı karşıyadır.

俄罗斯面临着严重的财政困难。

- Jüpiter güneş sisteminin en büyük gezegenidir.
- Jüpiter güneş sistemindeki en büyük gezegendir.
- Jüpiter, Güneş sistemindeki en büyük gezegendir.

木星是太陽系中最大的行星。

Sadece büyük erkek kardeşine benziyorsun.

你和你哥哥长得一模一样。

Molly'nin büyük bir saati var.

莫莉有一個大時鐘。

Neden gözleriniz bu kadar büyük?

你的眼睛为什么那么大?

Niçin kulaklarınız o kadar büyük?

為什麼你的耳朵這麼大?

Şehrin büyük bir nüfusu vardır.

这个城市人口众多。

Film ona büyük popülerlik kazandırdı.

这部电影为她赢得了人气。

1000 dolar büyük bir yekundur.

1000美元是个大数目。

Japonya'daki en büyük sanatçılardan biridir.

他是日本最伟大的艺术家之一。

Oğluna büyük bir servet bıraktı.

他留給了他的兒子一大筆財富。

Bakacak büyük bir ailesi vardı.

他要養活一個大家庭。

Tavanda büyük bir sinek var.

有一隻大蒼蠅在天花板上。

Büyük bir kayanın arkasına saklandı.

他藏到一个大石头后面了。