Translation of "Kesmedi" in English

Bağırmayı kesmedi.

He didn't stop shouting.

O, konuşmayı kesmedi.

He didn't stop talking.

Tom umudunu kesmedi.

Tom didn't give up hope.

Tom henüz ağacı kesmedi.

Tom hasn't cut the tree yet.

Mary henüz eti kesmedi.

Mary hasn't cut the meat yet.

Hiç kimse konuşmacının sözünü kesmedi.

No one interrupted the speaker.

Tom asla kendi çocuklarının saçlarını kesmedi.

Tom has never cut his own children's hair.

Ne Tom, ne de Mary ağlamayı kesmedi.

Neither Tom nor Mary has stopped crying.

- Kay ağlamayı kesen çocuğu alıncaya kadar değildi.
- Kay oyuncak bebeği alana kadar ağlamayı kesmedi.

It was not until Kay received the doll that she stopped crying.