Translation of "Inanmakta" in English

0.003 sec.

Examples of using "Inanmakta" in a sentence and their english translations:

Kendime inanmakta zorlanıyorum.

- I'm having trouble believing it myself.
- I hardly believe it myself.

Buna inanmakta zorlanıyorum.

- I can scarcely believe it.
- I can hardly believe it.

Buna inanmakta sorun yaşıyorum.

I'm having trouble believing it.

Buna inanmakta hiçbir sıkıntı görmüyorum.

I don't have any trouble believing that.

Kendisinin suçlu olmadığına inanmakta yalnız değiliz.

We are not alone in believing that he is not guilty.

Ben hâlâ ona inanmakta sorun yaşıyorum.

I still have trouble believing it.

O yıllarda insanlar buna inanmakta güçlük çekiyordu

In those years, people had difficulty believing this.

Ki biz bugün dahi inanmakta güçlük çekiyoruz

Which we have difficulty believing even today

Onun güzel bir kadın olduğuna inanmakta yalnızız.

We are alone in believing that she is a beautiful woman.