Translation of "Görebildim" in English

Farklı yollarını görebildim.

and how they were able to resist against this.

Dumanı buradan görebildim.

I was able to see the smoke from here.

Onu zorlukla görebildim.

I was hardly able to see it.

Net bir şekilde görebildim.

just how profoundly isolated I was and always had been.

Başının belada olduğunu görebildim.

I could see you were in trouble.

Tom'un hâlâ hayatta olduğunu görebildim.

I could see Tom was still alive.

Konuşmacıyı ne görebildim ne de duyabildim.

I could neither see nor hear the speaker.

Yüksek bir kum tepeciğinden bütün adayı görebildim.

From the tall dune I could see over the whole island.

- Onu görmek pek mümkün olmadı.
- Onu neredeyse göremedim.
- Onu zar zor görebildim.

I was hardly able to see her.