Translation of "Görülmek" in English

Görülmek istemedim.

I didn't want to be seen.

Görülmek istemiyorum.

I don't want to be seen.

Onunla görülmek istemiyorum.

I don't want to be seen with him.

Tom'la görülmek istemiyorum.

I don't want to be seen with Tom.

Burada görülmek istemiyorum.

I don't want to be seen here.

Sami görülmek istemedi.

Sami didn't want to be seen.

Sonuç görülmek için kalır.

The result remains to be seen.

Tom burada görülmek istemiyor.

Tom doesn't want to be seen here.

Tom, Mary'yle görülmek istemiyordu.

Tom didn't want to be seen with Mary.

Kimse onunla görülmek istemedi.

No one wanted to be seen with him.

Seninle konuşurken görülmek istemiyorum.

I don't want to be seen talking to you.

Tom seninle konuşurken görülmek istemiyor.

Tom doesn't want to be seen talking to you.

Tom Mary ile görülmek istemiyor.

Tom doesn't want to be seen with Mary.

Kimse onunla birlikte görülmek istemedi.

No one wanted to be seen with her.

Tom Mary ile konuşurken görülmek istemiyor.

Tom doesn't want to be seen talking to Mary.

Tom, Mary'yle konuşurken görülmek istemiyor olabilir.

Tom may not want to be seen talking to Mary.

Tom muhtemelen Mary'yle konuşurken görülmek istemiyor.

Tom probably doesn't want to be seen talking to Mary.

Hiç kimse benimle birlikte görülmek istemedi.

No one wanted to be seen with me.

Hiç kimse onlarla birlikte görülmek istemedi.

No one wanted to be seen with them.

Kimse Tom ile birlikte görülmek istemedi.

No one wanted to be seen with Tom.

Çünkü bir arzu nesnesi olarak görülmek istemiyorlar.

because they don't want to be seen as a lust object.

Tom, Mary'nin onunla birlikte görülmek istemediğini biliyordu.

Tom knew that Mary didn't want to be seen with him.

M31 de denilen Andromeda Galaxy karanlık, aysız gecelerde görülmek için yeterince parlaktır.

The Andromeda Galaxy, also called M31, is bright enough to be seen by the naked eye on dark, moonless nights.