Translation of "Biyoloğu" in English

O bir deniz biyoloğu.

He's a marine biologist.

Tom deniz biyoloğu olmak için öğrenim görüyor.

Tom is studying to be a marine biologist.

Tom bir deniz biyoloğu olmak için eğitim görüyor.

Tom is studying to become a marine biologist.

Şu an ufak bir deniz biyoloğu gibi. Çok şey öğrendi.

He's like a little marine biologist now. He knows so much.

Ama deniz biyoloğu Richard Fitzpatrick öfkeli bir denizkestanesinin saldırısına uğradığında gündüz vakti işini yapıyordu.

But it was during daylight hours doing his job that marine biologist Richard Fitzpatrick fell prey to one angry urchin.

Vahşi yaşam biyoloğu Dr. Wong Siew Te'ye göre en tehlikeli gergedan, kendini tehdit altında hisseden gergedandır.

According to wildlife biologist Dr. Wong Siew Te, the most dangerous rhino is one that feels threatened.